Ali Cem Akbulut’un konumuzla ilgili diğer çalışmaları da var elbette. Bunlardan biri de Gazilerovacığı Aşıklarından Biçare ve Dervişoğlu, (Ankara 2015)’dur. Akbulut bu eserinde ise, bu yöreden yetişen Aşık Kul Hüseyin Koluna bağlı iki aşığın 30’ar şiirine, şiirlerin cönklerdeki asıl metinlerini görmek isteyenlere de ilgili sayfaların kopyasını sunarak bilinmeyen kavramları açıklayan bir sözlük ile çalışma tamamlanıyor. Her aşığın hayatı ile ilgili bilgiler verildikten sonra kaynakça da eklenmiş. Daha çok sözlü kaynaklardan ve elinde bulunan eski yazılı kaynaklardan oluşan geniş bir arşivden faydalandığı çok açık.
Akbulut’un hazırladığı Çorumlu aşıklardan Bektaş Bolat’ın Fakırbende Divanı II, (Çorum 2015) Mevcudu kalmadığı için İlk cildini göremediğim bir çalışma olsa da 300 sayfalık kapsamlı bir çalışma yapıldığı görünmektedir. Çorumlu Bektaşi aşığı Bektaş Bolat’ın 200’ü aşkın deyişi bu kitapta toplanmış aranan şiirin kolay bulunmasını sağlamak için bir Adlar Dizini eklenmiştir.)
Adlar dizini şiirin ilk dizesine göre yapıldığı için şiiri bulurken söylendiği ayağı değil şiirin ilk dizesini hatırlamanız gerekecektir. Dizin ilk dörtlüğün son dizesine göre yapılırsa aşığın kullandığı ayakları topluca görüp diğer aşıklarınkiyle karşılaştırmamız kolaylaşacaktır. Yapılan yayınlarda bu tür dizinlerin bulunması araştırmacıları da rahatlatacaktır. Akbulut’u bu yüzden tekrar kutluyor ve çalışmalarının devamını bekliyorum. Aşıkların ve halk şairlerinin şiirlerini de derleyip toplayıp sınıflandırıp metinlerini sıralamak ve bunları değerlendirerek kaynaklarını göstermek böylece kayıt altına almak biz araştırmacıları görevidir.
Akbulut’un en önemsediğim ve değerlendirdiğim çalışması ise Bekir Karadeniz hocamızla birlikte yürütüp sonuçlandırdıkları Alevi Bektaşi Şiiri’nin temel metinlerini, sözlü ve yazılı kaynaklardan derleyerek sıralayan 8 ciltlik Alevi Bektaşi Şairleri (Kara Mavi Yay. İstanbul 2016) ‘dir. Türk Edebiyatında Manzum Devriyeler’i (2016) hazırlarken bu kaynak çok işime yaradı. Sıtkı Baba’nın Devriyelerini tanıttığım sempozyumda tanıştığım dönemde
Bekir Karadeniz ile birlikte hazırladığı 8 ciltlik Antolojinin tamamını tarayarak devriyeleri bilgisayar ortamına aktarıp bana ulaştıran bu sevgili kardeşimin gözlerinden öpüyorum. Çalışmalarında başarılar diliyorum. Akbulut, büyük dedesi Sıtkı Baba’nın Mevalid-i Aşk kitabını da değerlendirmeye devam etmektedir. Atalara saygı böyle gösterilir. Sıtkı Baba’nın yayımlanmamış eserlerinin de bir an önce okuyuculara sunulması, Mersin’de düzenlenen sempozyumların da sürdürülmesi dileklerimizi tekrarlıyoruz.
Akbulut’un bu çalışmalarından sonra şimdiye kadar bilinen aşık kollarına bir yenisi eklenmiş ve bilinen aşık kollarının sayısı 10’u aşmıştır.
Son olarak şu notu belirtmek isterim: Aşık Hüseyin Kaşık Kolu, tıpkı Pir Sultan Aşık Kolu gibi Alevi aşıkların bağlı olduğu ve Amasya çevresinde gelişmiş bir koldur. Kısacası, Kul Hüseyin, Pir Sultan Kolunda olduğu gibi 20’den fazla aşığın usta çırak geleneği biçiminde son 200 yıldır devam etmektedir.