Kahramanmaraş'ta yaşanan deprem felaketinden birçok il etkilendi. Depremin ardınan arama kurtarma çalışmaları devam ederken öyle kareler gördük ki, yıllar geçse de asla unutamayacağız... Türkiye bir felakete uyandı, Kahramanmaraş'ta saat 04.17'de 7.7 büyüklüğünde bir deprem meydana geldi.10 ili etkileyen depremde can kaybı artarken hep birlikte kahrolduk. Hemen ardından yine Kahramanmaraş’ta 7.6 büyüklüğünde başka bir deprem daha meydana geldi. Birçok ilde arama kurtarma çalışmaları devam ederken, ortaya öyle kareler çıktı ki hepimiz yıllar geçse de hatırlıyor olacağız.
Ülkece yaşayabileceğimiz en büyük kabuslardan birini yaşıyoruz. Kahramanmaraş'ta üst üste meydana gelen iki depremle korkunç bir yıkım yaşadık ve birçok canımızı kaybettik. Enkaz altında kurtarılmayı bekleyen onlarca canımız vardı ve kurtulan insanlarımız da çok zor şartlar altında hayatta kalmaya çalışıyordu.
Depremde sevdiklerini ve yakınlarını kaybeden insanların sözleri ise yüreğimizi acıtıyor, boğazımızda kocaman bir yumru var ve asla geçmiyor...
Örneğin; Kahramanmaraş'ta, yaşamını yitiren 15 yaşındaki çocuğunun elini dondurucu soğuğa rağmen bırakmayan bir baba
Bir yanda enkaz başında yakınlarından haber almayı bekleyen gözü yaşlı insanlar, bir tarafta tüm yardım çağrılarına rağmen yakınları için arama kurtarma çalışmalarının başlamadığını söyleyen çaresiz insanlar vardı...
Bir yanda ise sevdiklerinin cansız bedenini enkaz altından elleriyle çıkarmak zorunda kalan insanlar!
Yardım için saatlerce çırpınan ama sevdiklerini kaybeden insanların hem üzüntüsü hem de öfkesi öyle büyük ki!
Üstelik; Adıyaman Valisi'nin “Yardımlar nerede?” diyen vatandaşlara güldüğü anlar tepkilere neden oldu.
Bir umut ailesi için yardım isteyen ama ailesini kaybeden insanların acısı tarifsiz! Acılarımız tarifsiz...
Deprem bölgelerindeki çalışmalara katılmak için İstanbul Havalimanı'na akın eden gönüllüleri unutmak mümkün müdür? Şiddetli ve büyük yıkımlar sonuç veren depremde yine büyük bir dayanışma söz konusuydu.
Tüm Türkiye 7.7 büyüklüğünde ve 7.6 büyüklüğündeki yıkıcı depreme kitlendi. Canla başla mücadele eden, yakınlarını aramaya çalışan, başkalarının yakınlarını bulma umuduyla deprem bölgelerinden ayrılmayan insanların görüntüleri ile karşılaştık.
Bu görüntülerin yanında bir de kadınlarımız vardı. Kimi ailesinden birini arıyor kimi ise bir yardımı dokunur diye çabalıyordu. Büyük felaketle sonuçlanan depremde kadınlarımız hem yardım bekledi hem yardım etti. Üstelik acıların en büyüğünü yaşamalarına rağmen geride kalan insanların hayatlarını kurtarmak için ellerinden geleni yapmaya çalışan kadınlarımız vardı... Küçük bir ses bizleri umutlandırıyordu. Yardım bekleyenler, ailesini ve yakınını arayanlar ya da sadece yardım etmek için orada bulunanlar...
Hâlâ enkaz altında kalan yakınlarının kurtarılmasını bekleyen insanların görüntüleri ise hepimizin kalbinde büyük yaralar açtı. Göz yaşının dinmediği deprem bölgesindeki görüntüler hepimizin içini sızlattı.
Unutulmamış unutkanlığımızdır deprem! Allah'ım bu en büyük felaketten bizleri koru.