Gençlerin Tek Umudu Onlara İnanan Mavi Gözlü Liderleri!

Ekonomik sorunlar, doğuda yaşanan savaşlar, diplomalı işsizlik sorunu, verilen onca emek ve mahkum edilen kısıtlı yaşam... İşte tüm bunlar gençleri bir umutsuzluk denizinizde kaybolmasını sağlıyor. Ülkemizin geleceği olan gençler geleceği görememeye başladı. Okuduğu bölümde iş bulamayıp tekrar okuyanlar, yurt dışında garsonluk veya çöpçülüğe razı gelmeye başlayanlar... Eskiden ortaokul mezunu olup ev araba alabilen nesiller 2 dil bilip, akademik düzeyde eğitimli olan gençler için ‘bu nesilden olmaz’ diyerek acımasızca eleştiriyor... Gençler yeni bir yol bulmak ve onlara ışık gösterilmesini istiyor... Tüm bunlar olurken gençler onlara umut aşılanmasını ve bu ülkeye bir yerlerini olduklarını hatırlamak istiyor.  Gençler bu umudunu yine Ata’sında arıyor.

Yüz yıl önce bu Cumhuriyet’i kuran, Türk milletini kurtaran ve geleceğe umut aşılayan Mustafa Kemal Atatürk, yüz yıl önce yazdığı ‘Gençliğe Hitabe’siyle bugünün gençlerin karanlık gördüğü geleceği aydınlatıyor. 

İşte o umut dolu hitabe:

“Ey Türk gençliği! Birinci vazifen; Türk istiklalini, Türk cumhuriyetini, ilelebet muhafaza ve müdafaa etmektir. Mevcudiyetinin ve istikbalinin yegâne temeli budur. Bu temel, senin en kıymetli hazinendir. İstikbalde dahi seni bu hazineden mahrum etmek isteyecek dâhilî ve haricî bedhahların olacaktır. Bir gün, istiklal ve cumhuriyeti müdafaa mecburiyetine düşersen, vazifeye atılmak için içinde bulunacağın vaziyetin imkân ve şeraitini düşünmeyeceksin. Bu imkân ve şerait, çok namüsait bir mahiyette tezahür edebilir. İstiklal ve cumhuriyetine kastedecek düşmanlar, bütün dünyada emsali görülmemiş bir galibiyetin mümessili olabilirler. Cebren ve hile ile aziz vatanın bütün kaleleri zapt edilmiş, bütün tersanelerine girilmiş, bütün orduları dağıtılmış ve memleketin her köşesi bilfiil işgal edilmiş olabilir. Bütün bu şeraitten daha elim ve daha vahim olmak üzere, memleketin dâhilinde iktidara sahip olanlar, gaflet ve dalalet ve hatta hıyanet içinde bulunabilirler. Hatta bu iktidar sahipleri, şahsi menfaatlerini müstevlilerin siyasi emelleriyle tevhit edebilirler. Millet, fakruzaruret içinde harap ve bitap düşmüş olabilir.  Ey Türk istikbalinin evladı! İşte, bu ahval ve şerait içinde dahi vazifen, Türk istiklal ve cumhuriyetini kurtarmaktır. Muhtaç olduğun kudret, damarlarındaki asil kanda mevcuttur.” 

Ey Türk Gençliği, sakın umudunu yitirme çünkü sana inanan çok büyük bir liderin var... 100 yıl önce atalarımızı esaretten 100 yıl sonra bizleri karamsarlıktan kurtaran eşi benzeri olmayan bir önderimiz var...