Malatya Şehriban Günata Anadolu Lisesi Müdür Yardımcısı Behcet Çiftçi’nin, öğrenci velilerine sabah namazı ve ardından çorba ikramı daveti eğitim camiasında tartışma yarattı.

Velilere 27 Aralık’ta atılan,

“Vakti Kuşanmak Kulübümüz tarafından organize edilen sabah namazında buluşuyoruz. Gönüllü veli ve öğrencilerimizi yarın sabah namazına bekliyoruz. Namazdan sonra çorba ikramımız olacak."

Mesajı eğitim camiasını adeta ikiye böldü.

"HADDİNİ AŞAN SÖZDE SENDİKACILARI….”

Eğitim Sen ve Eğitim İş Malatya Şubelerinin tepkiyle karşıladığı ve medyada geniş yer bulun uygulamaya Eğitim Bir Sen Malatya Şubesi’nden de karşı yönde bir açıklama geldi. Eğitim Bir Sen Malatya Şube Başkanı Hüseyin Söylemez,

"Haddini aşan sözde sendikacıları özür dilemeye ve bir daha milletimizin inancıyla karşı karşıya gelmemeye davet ediyoruz. Yazıklar olsun size! Veyl olsun size! Biriniz kemalizm, duruma göre Türkçülük maskesi ile diğeriniz Kürtçülük ayakları ile din düşmanlığı kavşağında buluşmak üzere yürüyorsunuz. İşin aslı, farklı yapılar değilsiniz. Adınız farklı gibi görünse de manevi değerleriyle barışık ferasetli milletimiz 'tek millet' olduğunuzu çok iyi biliyor. Keşke kendinizi komik duruma düşürmeseydiniz, 'namaz, hayırlı cumalar, çorba' kavramlarını dilinize dolayarak."

dedi.

"DİLİNİZİ KESECEK KADAR DA ….”

Unutmayın! Farklı fikirlere, anlayışlara karşı oldukça hoşgörülü ve merhamet ehli iken, söz konusu hadsizlik Alemlerin Rabbi Allah’ın dinine karşı vuku bulunca dilinizi kesecek kadar da cesuruz. 'İlim Yuvası' kavramını sadece İslâm düşmanlığına çevirme gayretiniz boşa düşmeye devam edecektir. 28 Şubat zihniyetinin kutuplaştırıcı dilini sahiplenmenin ülkemizi geriye götürmek anlamına geldiğini çok iyi biliyorsunuz. Ve de bu toplumun harcı milli manevi değerleri çıkardığınızda felaketin hepimizi beklediğine de vakıfsınız sanırım"

ifadelerini kullandı.

2025 Yaz Tatili Tarihleri Açıklandı: Karneler Ne Zaman Dağıtılacak?
2025 Yaz Tatili Tarihleri Açıklandı: Karneler Ne Zaman Dağıtılacak?
İçeriği Görüntüle

Söylemez’in bu açıklamasına Eğitim Sen Malatya Şube Başkanı Nevzat Millioğulları

“İnanç sevgi unsuru ve iradi bir alandır. Küçük beyinlerin bu ve benzeri konularda yönlendirilmesini bir Eğitim Sen olarak kabul edilemez buluyoruz.”

Diyerek eleştirdi.

“YUNUS EMRE VAKFINDA DAHİ YOLSUZLUK…”

Millioğulları açıklamasını devamında Eğitim Sen’e inanç üzerinden ithamda bulunmanın ‘liyaketsizliğin’ göstergesi olduğunu söyledi. Başkan Millioğulları, yazılı olarak yaptığı açıklamada 

“Maalesef ülkemde eğitime bilimsel ve evrensel ilkeler çerçevesinde bakmak yerine; döneme hakim olan iktidarın ve bakanın kurduğu cümleleri emir telakki eden idarecilerin ideolojik kararları hakim oluyor. Bu duruma eğtim camiasının bir paydaşı olan biz sendikaların söyleyecek sözü ancak eğitim bilimleri çerçevesinde olur. Bunun dışında tepki veren arkadaşlar, atamalarında kendi teşvikleri olana bireyleri korumaktan öteye gidemez. Bu ülkede atamaların nasıl paylaşıldığını sağır sultan biliyor. Eğitim ülkeler için çok ama çok önemli olması gereken bir konu. Halkın % 30 nun sefalet içinde yaşadığı, yoksulluğun yolsuzluğun hat safhaya ulaştığını unutmadan '' Yunus Emre Vakfında dahi yolsuzluk haberlerinin ayyuka çıktığı bir dönemde bu tür hatalarınızı kapatmak,  yapılan ve yaşananları savunamadıkları için böyle eğitim olmaz, bu yanlış diyen, bu ülkenin aydınlık geleceğinin güvencesi, biz Eğtim Sen' e inanç ritüelleri üzerinden ithamda bulunmak, yaşanan liyakatsizliği savunma yoludur. Bireylerin özgürlük alanı olan inanç ve ırk siyaseti üzerinden eğitimde özgürlük tanımlamak yakışmaz.  Bu lise idaresinin; bireyin kendi iradesi ve ailenin kendi tercihi olması gereken inanç alanına girmesi sakıncalıdır.  Burası İmam Hatip Okulu değil.  Sana yobaz diyecekler diye başlayan cümle halkı ayrıştırıcı özellik taşımakta. Bizim ihtiyacımız olan eğitim anlayışı üretime yansıyacak bilimsel, liyakati öne çıkaran ve çocuklara emeği, adaleti, hak yememe becerisi kazandırmaktır.  Bu bir eğitim kurumudur, cemaat yapılanması değil. Öğrenciler üzerinde idarenin de içinde olduğu bir mahalle baskısı olması bilimsel eğitim vermesi gereken, devlete ait bir okulda bunların yaşanması, devletin kendi hafızasında daha yeni olan cemaatçi yapıların güçlü olduğu dönemi hatırlatan görüntüler yaşanmakta. Ne zamandan beri namaz için çorba ikramı da çağrıya dâhil edilir oldu? İnancını öğrenmek ve yaşamak bireyin özgürlüğüdür ve kimseyi ilgilendirmez. Bu olayda yaşanan tekil, toptancı anlayıştır.”

ifadelerine yer verdi.

 

Muhabir: Belgizar Abiri Şimşek