Yüzyıllar öncesinde oluşan tarihiyle, kültürüyle, coğrafyasıyla değil Malatya’nın, Türkiye’nin önde gelen beldelerinden Darende’nin, bir değerini anlatacağım bu yazımda. Darende Tapu Müdürü Ahmet Soylu’nun oğlu olan, Darende Kütüphane Müdürü Orhan Soylu’dan bahsedeceğim. Ahmet Soylu 1940 ’ların Darende Tapu Müdürüdür. Oğlu Orhan Soylu da 1960’lı yılların ikinci yarısından başlayarak, 1990’ların sonuna dek Darende Kütüphane Müdürüdür.
Darende Kütüphanesinde çalıştığı dönemde, yalnızca bir memur edasında ve kütüphane odasında zamanını dolduran biri değildi Orhan Soylu. Kitap ile okuyucuyu buluşturmak için kampanyalar yapan kütüphanecidir Orhan Soylu. Türkiye'nin kültür dünyasında, tıp alanında, ticaret, tarım, sanayi, bürokrasi, gibi her alanında yetişmiş yetkili ve etkili iş insanları var Darende’nin. Orhan Soylu’nun kütüphaneciliği zamanına denk gelenlerle tanışma imkânım oldu. Hepsi de Kütüphaneci Orhan Soylu ile hayatlarının bir döneminin kesişmesi nedeniyle çok şanslı olduklarını söylüyorlar. Orhan Soylu’nun üzerlerinde ne çok emekleri olduğunu, kendisini ne kadar çok sevdiklerini, anlatıyorlar.
1970’lerde Malatya’nın ünlü doktoru Sadık Özen, şu anda Malatya Söz Gazetesi yazarıdır. Darendeli yazarımız Dr. Sadık Özen ile sohbetimizde, Darendeli Kütüphaneci Orhan Soylu ile ilgili yazacağımı söyledim. Orhan Soylu ile ilgili güzel anılarını anlattı bana. Dr. Sadık Özen’in anlattıklarını kendilerinden dinleyelim.
“Orhan Soylu ile tanışmamız ve dostluğumuz Ankara’da başladı. Ben Tıp Fakültesine devam ederken, Orhan Hukuk Fakültesinde okuyordu. 1949 yılında Ankara’da Darende Kültür Derneği’nde beraber çalıştık. Orhan Soylu, Mehmet Karaçalı ve ben bir sacayağı gibiydik. Boş zamanlarımızı hep birlikte geçirirdik. Kader birliği bizi tekrar Darende’de buluşturdu. Farklı illerde çalıştıktan sonra her ikimiz de Darende’ye tayin olduk. Ankara'daki beraberliğimizi sürdürdük. Bahçelerindeki hocamız armudu çok güzeldi. Annesi çok güzel içli köfte yapardı. Birlikte çok güzel günlerimiz oldu. Darende için çok güzel hizmetler yaptık. Ankara’da yaşayan Orhan ile telefonla görüşüyor, hasret gideriyoruz. Kendisine sağlık ve sıhhatli günler diliyorum.”
Soylu ailesinden ilk tanıdığım kişi torun Kaan Soylu’dur. 2010 yılı TSF Malatya İl Temsilcisi olduğum zamandı. GSİM Satranç Merkezinde satranç sporcu lisanslarını yapıyor, turnuvalar düzenliyorduk. O zamanlar, küçük bir çocukken satranç sporcu lisansı almak için yanımıza gelen Kaan ile tanıştım. Babası Doç. Dr. Ahmet Soylu ile birlikte gelmişti. Satranç lisansı alan Kaan, turnuvalara katılmak için ilk kayıt yapan sporculardan oluyordu her zaman. Kaan, istikrarlı bir ilerleme kaydederek satrançta çok başarılı oldu.
Kaan’ın dedesi Kütüphaneci Orhan Soylu ile tanışmamız bir satranç turnuvası madalya töreninde gerçekleşti. Her zaman olduğu gibi gene derece yapan Kaan, madalya törenine dedesi Orhan Soylu ile birlikte gelmişti. Tören başlamadan önce tanıştım Orhan Soylu ile. Darende’nin, Malatya'nın geçmişinden, geleneklerinden, kültüründen, kütüphaneciliğinden bahsettiği çok güzel bir sohbetimiz olmuştu.
Kaan’ın madalyasını vermek üzere sahneye gelen Dede Orhan Soylu’nun mutluluğu gözlerinden okunuyordu. “Bir dede, torununun diploma töreninde ne kadar mutlu oluyorsa, satranç başarısından dolayı aldığı madalyayı takdim etmekle de aynı mutluluğu yaşadığını” söylemişti. Bu yıl üniversite sınavına girecek olan Kaan’a başarılar diliyorum.
Malatya’nın başarılı doktorlarından Ahmet Soylu’ya, babası Orhan Soylu ile ilgili yazmayı tasarladığımı söylediğimde, babasının bugünlerde bir rahatsızlık yaşadığını, hastalığının da kendi branşı ile ilgili olduğunu, babasının tedavisi ile ilgilendiğini söyledi. Duayen kütüphaneci ile yazı hakkında konuşmak için aradığımda ilk sözüm, “geçmiş olsun” oldu. Orhan Soylu hakkındaki yazıma, Dr. Sadık Özen’in de katkıda bulunduğunu ve kendisiyle olan arkadaşlıklarını, anılarını anlattığını söyledim. Orhan Amcanın anlattıklarını da kendilerinden dinleyelim.
“Darende’de doğup büyümek benim hayatımdaki en önemli şansımdır. Darende aşkım öylesine baskın oldu ki, Ankara’da üniversite tahsilinden sonra Darende Kütüphanesi Müdürlüğüne atandım ve hayatımı, çocuklarımızı, gençlerimizi kitapla buluşturma faaliyetlerine adadım.
Ankara’da üniversite öğrenciliğim yıllarımızda tanıştığımız, hemşerim Sadık Özen, benim en sadık dostlarımdandır. Tahsil hayatımızdan sonra ikimiz de Darende’ye tayin olduk. Darende’mize güzel hizmetlerde bulunduk. Bugünlerde bir rahatsızlık geçirdim. Tedavimi oğlum Ahmet yaptı. Oğlumun yaptığı ameliyat ile şifa buldum. Bir babanın, oğlunun kendisini ameliyat etmesi ve şifaya kavuşturması güzelliğini yaşadım. Geçmiş yıllarda başka doktorlara da tedavi oldum. Oğlumun, beni tedavi eden doktorum olmasından dolayı çok memnun oldum. Herkese gereken ilgiyi gösteren oğlum Doç. Dr. Ahmet Soylu’nun ellerine sağlık. Hastalarına karşı gösterdiği ilgiden dolayı çok memnun oldum. Tüm Malatyalılara burdan selamlarımı ve sevgilerimi iletiyorum.”
İnsanlara okuma aşkı kazandıran, kültür elçisi, kitap dostu değerli insan Orhan Soylu’ya teşekkür ederek, sağlık, esenlik ve mutluluk temennimi ilettim.