Yaşam

"Süper Kadın" Tuzağı: Sosyal Medya Baskısı Artıyor mu?

KADEM’in 10. Kadın Araştırmaları Kongresi’nde kadınlara dair mitik anlatılar masaya yatırıldı. Sosyal medyada yaratılan “mükemmel kadın” baskısından dini metinlerdeki mitik etkilere kadar birçok başlık tartışıldı. Sonuç: Eşitlik için mitlerle yüzleşme zamanı.

Kadın ve Demokrasi Vakfı’nın (KADEM) iki yılda bir düzenlediği Kadın Araştırmaları Kongresi’nin 10’uncusu, bu yıl “Mitik Söylem ve Kadın” temasıyla İstanbul Üniversitesi Beyazıt Yerleşkesi’nde gerçekleştirildi.

 Prof. Dr. Dursun Ali Tökel’in başkanlığında toplanan kongre, kadın hakları ve aile konularına adalet merkezli bir bakış geliştirme hedefiyle, akademik çevreleri ve uzmanları bir araya getirdi.

Fatih Sultan Mehmet Vakıf Üniversitesi, İstanbul Üniversitesi, Yalova Üniversitesi, İbn Haldun Üniversitesi, İstanbul Ticaret Üniversitesi, Haliç Üniversitesi ve Marmara Üniversitesi’nin katkılarıyla düzenlenen kongrede, kadın algısını şekillendiren mitler çok yönlü olarak ele alındı.

Mitler, Toplumsal Cinsiyet Rollerini Belirliyor

Kongrede yapılan sunumlar, mitlerin sadece eski dönemlerin anlatıları olmadığını; bugün dahi kadın ve erkek ilişkilerinden, toplumsal rollere kadar birçok davranışı etkilediğini ortaya koydu. Kadın ve erkek figürlerinin yaratılış mitlerinde ele alınış biçimi, toplumsal hiyerarşi ve rollerin temellerini oluşturuyor. Yaratıldıkları “malzeme”nin iyilik ve kötülükle ilişkilendirilmesi ise kadına atfedilen değer yargılarını etkiliyor.

Modern Mitler: Sosyal Medyada Mükemmel Kadın Baskısı

Kongrede dikkat çeken başlıklardan biri de modern çağın yeni mitleri oldu. Sosyal medya ve popüler kültürün etkisiyle şekillenen “süper kadın”, “mükemmel anne” ve “ideal beden” mitleri, kadınlar üzerinde yeni baskılar yaratıyor. Başarılı bir kariyer, kusursuz bir fiziksel görünüm ve mükemmel bir aile yönetimi beklentisi; kadınları psikolojik olarak zorlarken, bu anlatıların medya ve toplumda yeniden sorgulanması gerektiği vurgulandı.

Türk Mitolojisindeki Kadın Figürleri Yol Gösterici Olabilir

Kongre bildirilerinde, Türk mitolojisinde yer alan “kahraman kadın” figürlerinin günümüz kadın liderliği açısından ilham verici olduğu ifade edildi. Destanlar, halk hikâyeleri ve masallarda kadınların eşit ve güçlü temsiliyetinin vurgulanması, toplumsal cinsiyet algısında olumlu dönüşümler sağlayabilir. Özellikle Dede Korkut Hikâyeleri’nde yer alan “yeterli anne” ve “denge” mitlerinin, modern kadın üzerindeki baskıcı mitlere karşı alternatif bir bakış sunduğu belirtildi.

Mitik Söylem, Kadına Yönelik Eşitsizliğe Zemin Hazırlayabiliyor

Kongre sonuç bildirisinde, mitik söylemlerin kadınların kendilerini değersiz hissetmesine, şiddeti kabullenmesine ve toplumsal eşitsizliğin devamına sebep olabileceği ifade edildi. Bu tür söylemlere karşı psikoeğitim temelli müdahalelerin önemine dikkat çekilirken, toplumsal farkındalığın artırılması gerektiği vurgulandı.

Dini Anlatıların Mitleşmiş Unsurlardan Arındırılması Gerekiyor

Sonuç bildirgesinde dikkat çeken bir diğer çağrı ise dini metinlerdeki mitik unsurların gözden geçirilmesi gerekliliğiydi. İsrailiyyat ve kadim mitolojik anlatılar aracılığıyla kutsal metinlere sızmış olan mitlerin, kadına dair olumsuz yaklaşımları beslediği ifade edildi. Bu nedenle İlahiyat, Edebiyat ve Diyanet çevrelerinin ortak çalışmalarıyla, dini anlatıların mitik etkilerden arındırılması gerektiği belirtildi.

KADEM’in 10. Kadın Araştırmaları Kongresi, mitik anlatıların kadın algısı üzerindeki etkilerini tartışmaya açarak, daha adil bir toplum için eleştirel bir zemin sundu. Kongre sonunda paylaşılan bildiriler, kadınların eşit ve özgür bireyler olarak var olabilmesi için hem geleneksel hem modern mitlerin yeniden değerlendirilmesi gerektiğini ortaya koydu.