Tekstil Müzesi Yeşilyurt

Dokumacılıktaki gizli eller ev hanımlarına ve kızlara aittir. Yeşilyurtlu ev hanımları ev işlerinin yanı sıra sürekli ev ekonomisine destek olmuşlardır. Genellikle dikiş-nakış, halı-kilim, evde kullanılan çuval-harar gibi malzemelerin kadınlar ve kızlarımız tarafından dokunduğunu söyleyebiliriz. Bu analar ve bacılar aile fertlerinin kullandığı her türlü giyim eşyasının dikimini de üstlenmişlerdir. Fabrikaların bu kadar yaygın olmadığı yıllarda çorap, çamaşır, mintan ve kazak ipinin eğrilmesi, daha sonra dokunması onların elinden geçmiştir. Yeşilyurt’ta tarım ve hayvancılık ile birlikte halı, kilim, heybe ve bez dokumacılığı da gelişmiştir. Dokumacılığın ilçede gelişmesi evlerin bir odasında el tezgâhında kadınlarımızın ve kızlarımızın çalışmasıyla olmuştur. Dokumacılığın çulfalıkla başladığını söyleyebiliriz. Önceleri el tezgâhları kurulur, sonradan dönemin en gelişmiş tezgâhı olan Çekmeli

Tezgâhlara geçilir. El tezgâhında bir kişi günlük 8 metre bez dokurken, çekmeli tezgâhta bu, günde 40 metreye ulaşır. Bu büyük fark, kısa zamanda bu işi yapanların tümünün çekmeli tezgâha geçmesine neden olmuştur. Burada dokunan bezler iç çamaşırı, köyneklik gibi giyim eşyalarının yapımında kullanılmaktaydı.

Yeşilyurt’ta en iyi bezi, Karslı Hoca olarak bilinen Mustafa Toprak’ın dokuduğu herkes tarafından biliniyordu. Ahmet Şentürk ile M. Sedat Balarısı’nın Yeşilyurt (1991) adlı ortak çalışmalarında belirtildiğine göre evlerde bulunan bu tezgâhlarda Yeşilyurt, Gündüzbey, Konak ve Yakınca’da 560 çıkrıkta iplik eğrilirdi. Aynı çalışmada 1941-42 yıllarında bu çıkrıkların bir günde 3500 kilogram iplik eğirdiği belirtiliyor.

İnsan gücüyle çalışan çıkrık ve tezgâhlarda yüzlerce metre ipi hazırlayıp bez dokumak erkeklerin yanı sıra fedakâr Yeşilyurtlu kadınlarımızın işiydi. Dokumada kullanılan ipliğin tümü kadınların elinden geçiyordu. Yaz-kış demeden iplikleri eğiren kadınlarımızın, kızlarımızın ev ve ülke ekonomisine katkılarını nasıl unutabiliriz? El ile eğrilen ipliğin ve el tezgâhlarında dokunan bezin teknolojiyle buluşarak gelişmesi Yeşilyurtlu hemşerilerimizi bugün tekstil sektöründe zirveye ulaştırmıştır. Günümüzdeki iplik ve dokuma fabrikalarının temelini Yeşilyurt’taki evlerin alt katlarındaki dokuma tezgâhları oluşturmaktadır. Sümerbank Bez Fabrikası’nda çalışan kadınlarımızın da dokumacılık adına emekleri unutulmamalıdır.

Yeşilyurt’ta eski belediye başkanlık binası, 2019 yılında Yeşilyurt Belediyesi tarafından yapılan düzenlemeyle ilçenin tarihinde önemli bir yere sahip olan “dokumacılık” ile ilgili materyallerin belli bir düzen dâhilinde dizilip sergilendiği “Mahmut Çalık-Ahmet Çalık Tekstil Müzesi”ne dönüştürülmüştür. Çalıklar müzenin yapımına büyük destek vermişlerdir. Müzede ham maddeden ürüne doğru bir sıralama izlenmiştir. Tekstilin modern makinelerden önceki bütün aşamaları seçilen örneklerle gösterilerek yaşatılmaya çalışılmıştır. İki katlı büyük bir konak olan müze her odada farklı ürünler sergilenerek düzenlenmiştir.

Müze pamuk tarlası, yün, pamuk ve ipek böceği kozalarının olduğu hammadde odası; ip eğirme ve boyama odası; dokuma makinelerinin sergilendiği dokuma odası; iplikçi dükkânı; kumaşçı odası; ayakkabıcı odası; dikiş makinelerinin sergilendiği dikiş odası; tarih boyunca kullanılan ütülerin sergilendiği ütü odası ve son aşama olarak yerel kıyafetler ve örtüler ile çeşitli tekstil ürünlerinin yer aldığı sergi odası bölümlerinden oluşmaktadır.