TUTARSIZ KİŞİLİK

İnsan toplum içinde yaşayan canlıdır. Onun için diğer insanlarla iletişim kurar.

Bir kişi hayatını devam ettirirken dikkat etmesi gereken en önemli nokta, söyledikleri ile yaptıklarının birbiriyle uyumlu olmasıdır. İyi ve dürüst kişi olmak isteyen herkes özü ve sözünün birbirine uymasına önem vermelidir.

Söyledikleri ile yaptıkları birbirine uymayan insanlar toplum tarafından güvenilmeyen ve her daim uzak durulmak istenen insanlardır.

Bu insanlara güvenmemekle beraber, bu kişiler toplum içinde itibarsız ve komik duruma düşmektedir. İnsan hayatta her zaman net olmalıdır, temiz olmalıdır, saf duygulara sahip olmalıdır. İnsanoğlu ikiyüzlü olmamalı, yalandan gösteriş içini iyi olmaya çalışmamalıdır. Gerçek yüzü ne ise o olmalıdır.

Yani olduğu gibi görünmeli ya da göründüğü gibi olmaya çalışmalıdır. Çünkü dürüst insana, olgun insana da yakışan bu tavırdır.

Ve insan bir yerlere yaranmak için, birilerinin gözüne girmek için, mevki, makam sahibi olmak için doğru olan düşüncelerinden asla vazgeçmeyip başka bir insan olmaya çalışmamalıdır. Gerçek insan olmalıyız çıkarlarımız için farklı kimliklere bürünmeye çalışmamalıyız.

Düşüncemiz ne ise bunu net bir dille belli etmeliyiz. Sahte olmamalı, her zaman gerçek olmalıyız. Kamil insana yakışan böyle olmaktır. İnsan yeri geldiğinde acı da olsa gerçekleri söylemesini bilmeli ve açık sözlü biri olmalıdır.

“Ya olduğun gibi görün ya göründüğün gibi ol.” Mevlana Celaleddin-i Rumi nin, en güzel özlü sözlerinden birisidir.

İnsanların Allahtan gizleyebilecekleri hiç bir şey yoktur o içimizdekini de dışımızdakini de gayet iyi bilir. Kişi olduğundan farklı görünerek insanları kandırabilir ancak kendisini ve yaratıcısını asla kandıramaz.

Olduğundan farklı görünmek ikiyüzlülüktür. Kişi ne ise öyle görünmeli ya da nasıl görünüyorsa o yapıya sahip olmalıdır.

Bunun tersi özellik gösterenlere dinimizde “münafık” adı verilir. Zira münafıklar gerçekte inanmadıkları halde Müslümanların yanında Müslüman’mış gibi davranır. Gerçek kimliklerini gizlerler, böylece zarar vermek istedikleri topluma gizlice girip verebilecekleri en büyük zararı vermeye çalışırlar. En sinsi insanlar bu insanlardır.

Yani kişi inançsızsa inançlı gibi davranmamalı aynı şekilde inançlıysa da inançsız görünmeye çalışmamalıdır. Her ikisi de sakıncalı ve nahoş durumlardır.

İnançlı görünen kişi inancın gereğini de samimi bir şekilde yerine getirmelidir.

Kısaca, bazen huylarımızı karakterimizi beğenmeyiz. Bu yüzden de bastırmaya çalışarak farklı görünmeye çalışırız. Bu farklı görünmeler iyi niyetle yapılıyorsa elbet bir zararı da olmaz.

Ancak iki farklı yerde, iki farklı insana karşı iki farklı yüz sergiliyorsak en tehlikelisi ve sakıncalısı budur. Bu yüzden ya olduğun gibi görüneceksin ya da göründüğün gibi olacaksın.

Sağlıklı, huzurlu, mutlu günler dileğiyle…