Kubbe, eyvanlar ve duvarlar çini mozaiklere bezenmiş. Kubbe çevresinde ayetlerin yer aldığı bir yazı kuşağı, koyu kahverengi parlak çini mozaiklerle süslenmiş. Özellikle orta avlu revakları Selçuklu süsleme sanatının önemli örnekleri ile zenginleştirilmiştir. Dönem dönem onarım ve ilaveler yapılmış olsa da camii özgünlüğünü korumuştur. Ayrıca Battalgazi Ulu Camii, ilk büyük kubbeli camii örneği olarak Anadolu’daki yapı taşları arasında yerini almıştır…
Camii dıştan daha önce düz toprak damla örtülü iken vakıflar genel müdürlüğü tarafından,
Toprak dam kaldırılarak yerine kaplamalı çatı yapıldı.
Camii’nin güney, doğu, batı olmak üzere üç tane kapısı vardır. Şu anda bunlardan doğu ve batı kapısı ayaktadır ve kullanılmaktadır.
Güney kapsı:
Kapı, iç mekândaki birinci enine sahanın doğu kanadında yer alan kubbeli bir bölmeye tesadüf eder. Ayrıca hemen karşısındaki Şahabiyye-i Kübra Medresesi’nin bugün çok az bir kısmı ayakta kalabilmiş olan portali ile aynı eksen üzerindedir. Orijinaldenbu kapının özel konuma sahip olduğunu görüyoruz. Birinci, medrese ile bağlantıyı sağlamak için, ikincisi ise hükümdar kapısı gibi bir özelliğe sahiptir diyebiliriz.
Camii’nin batı cephesinde, doğu cephesinde ve güney cephesinde bugün kapatılmış olan birer portal bulunmaktadır. Bunların üzerindeki kitabelerden anlaşıldığına göre doğu ve batı portallerin dışında güneydeki girişin daha sonra açıldığı sanılmaktadır. Camii harim ve kaysariye olmak üzere iki bölümden oluşmaktadır. Bu bölümler birbirlerinden bir duvarla ayrılmış, batıdaki kaysariye bölümü içerisinde de minaresi yer almıştır.
Doğu kapısı:
Doğu duvarının güney ucunda bulunmaktadır. Kapı üzerindeki kitabe tarihi H:672/M:1274’tür. Bu kitabede, Allah’ın kullarından biri tarafından bu kapının tecdiden yenileme/ tamir esnasında açtırıldığı yazılır. Bu tamirat işlemini yapan mimarın adı Hüsrevdir. Birçok taş işlemeler tahrip olmuş bunun üzerine yine vakıflar genel müdürlüğü tarafından restorasyon esnasında değiştirilmiştir. Sanat değeri bakımından batı kapısından daha üstün olduğunu söyleyebiliriz. Taş kapıdaki yan yana değişik boyutlarda oluşturulmuş olan süsleme şeritleri, bordü şeklinde yapılmıştır.
Batı kapısı:
Batı duvarının tahriben ortasına isabet etmektedir. Hicri olarak 1. Rebiyyül Evvel 645’te (miladi olarak 6 Temmuz 1247) tarihinde yapıldığı yazılır. Kitabeye göre bu kapı Keyh Hüsrev oğlu II. İzzettin Keykavus zamanında Emir Şahabettin tarafından Üstad Hüsrev isimli ustaya yaptırılmıştır. Açık ve kırmızımsı renkli taşlarla bazen bir bazen iki sıra olmak üzere düzensiz sıralanmıştır. Diğer kapılara göre daha iyi korunabilmiş durumda olan portalin zamanla geçirdiği sarsıntılar sonucu taşlarıyla oynatılmıştır.(Çobanoğlu 2012,108)
Ayrıca Battalgazi Ulu Camii’nde evrenin sonsuzluğunu simgeleyen kare, dikdörtgen, üçgen, daire, beşgen, altıgen ve yıldız çokgenler gibi birçok geometrik şeklin belirli kurallarla bir araya getirilmesi ileoluşan desenlerin, merkezde bir noktadan başlayarak eşit açılar ve paralel kaydırılan doğrular yardımıylageometrik düzen içinde genişlediği görülmektedir. Çeşitli renklerdeki çini motiflerin bu tarihi esere kattığı güzellik ve matematiksel bir disiplin içerisindeki konumlandırılmasındaki ustalık hayranlık vericidir…