Tarihsel depremlerin geleceğin deprem tahmini için yeterli olmadığını söyleyen Karadeniz Teknik Üniversitesi Jeoloji Mühendisi Prof. Dr. Osman Bektaş, "Deprem tehlikesi" ötesinde, deprem çığırtkanlığı yapmak doğru değildir.” Dedi.
Prof. Dr. Bektaş, Kuzey Marmara Fayı'nın (KAF) dinamik yapısına dikkat çekerek, bu fay hattını oluşturan bölümlerin hareketlerinin birbirinden farklılık gösterebileceğini ifade etti. Fay hattının bazı bölümleri durarak deprem enerjisi biriktirirken (kilitli), diğer bölümlerinin bu enerjiyi sürekli olarak harcadığını (creep) belirtti.
Bu farklı hareket biçimlerinin, tarihsel depremlerin her zaman aynı büyüklükte ve aynı yerde tekrar edeceği anlamına gelmediğini söyleyen Bektaş, deprem tahminlerinin sağlam bilimsel verilere dayanması gerektiğini vurguladı. Prof. Dr. Bektaş,
“2000 yılından beri ," Tarihsel depremlere dayalı deprem tahmini" sonuçlarıyla "Deprem tehlikesi" ötesinde, deprem çığırtkanlığı yapmak doğru değildir.”
Diye sosyal medya hesabından paylaşımda bulundu.
Bektaş’ın, açıklamasının tamamı şöyle:
“ İSTANBUL DEPREMİ ÇIĞIRTKANLIĞI
Kuzey Marmara Fayının her noktası KAF nın hareketine ayak uydurmak zorundadır. Ancak fayı oluşturan fay bölümleri bazen durarak deprem enerjisi biriktirirken (kilitli), bazende bu enerjiyi harcarlar (creep).
Bu da tarihsel depremlerin aynı yerde, aynı büyüklükte olmasını gerekli kılmaz.
Marmara Fayının kilitli ve creep yapan bölümleri ancak son yıllarda aydınlandığına göre 2000 yılından beri ," Tarihsel depremlere dayalı deprem tahmini" sonuçlarıyla "Deprem tehlikesi" ötesinde, deprem çığırtkanlığı yapmak doğru değildir.”