Dijitalleşen dünya, çocukları hızla ekran bağımlılığına sürüklüyor. Geleneksel oyuncaklardan uzak kalan yeni nesil, ekranların büyüsüne kapılıyor. Klinik Psikolog Ayşegül Nezor, çocukların öğrenme süreçlerini ve zihinsel gelişimlerini olumsuz etkileyen bu bağımlılığın, ailelerin çocukları dijital dünyadan uzak tutamamalarıyla başladığını söylüyor. "Çocuklarımızı önce ekrana alıştırıyor, sonra doğurduğu sorunlarla mücadele ediyoruz" diyen Nezor, ekran kullanımının çocukların gelişiminde yarattığı tehlikelere dikkat çekiyor.
EBEVEYNLER ÖNCE KENDİLERİ EKRAN MESAFESİ KOYMALI
Dijitalleşmenin hızla yayılmasıyla birlikte çocuklar, çok küçük yaşlarda ekranlarla tanışıyor. Klinik Psikolog Ayşegül Nezor, çocukların ekrana alışmasında ebeveynlerin önemli bir rol oynadığını belirtiyor. Nezor, “Aileler çocuklarını oyalamak için dijital cihazlara yöneliyor. Ancak bu cihazlar kısa vadede çözüm sağlarken, uzun vadede bağımlılık, dikkat dağınıklığı ve duygusal gelişim sorunlarına yol açıyor,” diyor.
Ailelerin, çocuklarına ekran kullanımında örnek olmasının önemine dikkat çeken Nezor, geleneksel oyuncaklardan uzak kalan çocukların hayal gücü ve sosyal becerilerinin gelişiminde eksiklikler yaşadığını vurguluyor.
10-13 YAŞ ARALIĞI DİJİTAL BAĞIMLILIĞA DAHA AÇIK
Nezor’a göre, özellikle 10-13 yaş aralığındaki çocuklar dijital bağımlılığa daha yatkın. Bu yaş grubundaki çocuklar, ekran başında geçirdikleri uzun süreler nedeniyle okulda odaklanma sorunu yaşıyor ve öğrenme süreçlerinde gerilemeler görülüyor. Amerikan Pediatri Akademisi’nin raporları da günde iki saatten fazla ekran kullanımının çocuklarda dikkat dağınıklığı, uyku bozuklukları ve akademik başarısızlık riskini artırdığını ortaya koyuyor.
EBEVEYNLER NE YAPMALI?
Nezor, ebeveynlerin çocuklarının ekran sürelerini yakından takip etmeleri gerektiğini belirtiyor. Fiziksel aktiviteler ve yüz yüze sosyal etkileşimlerin teşvik edilmesinin dijital bağımlılıkla mücadelede etkili olacağını dile getiriyor.
