Anadolu topraklarının derinliklerinde filizlenen ve yüzyıllar boyunca Türk-İslam medeniyetine yön veren önemli bir yapı olan Ahilik, sadece bir esnaf teşkilatı olmaktan çok daha fazlasıdır.
Ahilik, terim olarak 18. yüzyıldan sonra bir esnaf-sanatkâr birliği hâline dönüşmüş olsa bile, XIII. yüzyıldan itibaren Anadolu’da görülmeye başlayan, Anadolu’nun vatanlaşmasında ve Osmanlı Devleti’nin kurulmasında büyük rol oynayan dinî, sosyal, kültürel, ekonomik ve siyasî boyutları olan bir sistem olarak tarif edilebilir. Denilebilir ki ahilik, imanın amele dönüştüğü, Anadolu’nun vatanlaşmasını, Osmanlı’nın “cihan devleti” olmasını sağlayan dünyevi ve uhrevi bir sistemdir.
Ahiliğin başlangıçta bir esnaf teşkilatı olarak ortaya çıkmadığı, içlerinde kadıların, müderrislerin, devlet adamlarının, askeri görevlilerin de olduğu; ahilerin toplumun bütün kesimlerini kucakladığı bilinmektedir.
Ahilik teşkilatı, Türk kültürünün derin köklerine uzanan ve toplumumuz için büyük bir öneme sahip olan bir sistemdir. Ahilik, geçmişten günümüze kadar esnaf ve zanaatkarlar arasında dayanışma, dürüstlük, adalet, ahlak ve çalışkanlık gibi değerleri özendiren bir geleneği temsil eder. Bu özel teşkilat, Türk kültürünün ahlaki ve mesleki değerlerini koruma görevini üstlenir.
Haberin devamı için diğer sayfayı tıklayınız...
Ahilik kültürünü ve değerlerini tanıtmak amacıyla her yıl Eylül ayının 3. Pazartesi günü başlayan ve 7 gün süren bir kutlama etkinliğidir.
Ahilik, 13. yüzyılda Anadolu'da ortaya çıkan ve esnaf ve zanaatkârların mesleki ve ahlaki eğitimini sağlayan bir mesleki teşkilattır. Ahilik, Anadolu'nun sosyal ve ekonomik gelişiminde önemli bir rol oynamış ve Türk kültürünün önemli bir parçası olmuştur.
Ahilik haftası kutlamaları, Türkiye'nin her yerinde düzenlenen çeşitli etkinliklerle gerçekleştirilir. Bu etkinlikler arasında konferanslar, seminerler, sergiler, yarışmalar ve halk oyunları gösterileri yer alır. Ahilik haftası kutlamalarının amacı, Ahilik kültürünü ve değerlerini yeni nesillere aktarmak ve bu değerlerin yaşatılmasını sağlamaktır.
Haberin devamı için diğer sayfayı tıklayınız...
Cimrilik kapısını bağlamak, lütuf kapısını açmak,
Kahır ve zulüm kapısını bağlamak, hilim ve mülâyemet kapısını açmak,
Hırs kapısını bağlamak, kanaat ve rıza kapısını açmak,
Tokluk ve lezzet kapısını bağlamak, riyazet kapısını açmak,
Halktan yana kapısını bağlamak, Hak'tan yana kapısını açmak,
Herze ve hezeyan kapısını bağlamak, Marifet Kapısını açmak,
Yalan kapısını bağlamak, doğruluk kapısını açmak.
Ahilik Teşkilatının Temel Özellikleri Şunlardır:
Esnaf ve zanaatkarlar arasında dayanışma ve yardımlaşmayı sağlamak
Mesleki ahlakı ve gelenekleri yaşatmak
Esnaf ve zanaatkarları ekonomik ve sosyal yönden desteklemek
Haberin devamı için diğer sayfayı tıklayınız...
Anadolu Ahiliğinin kurucusu Ahi Evran Veli, 1171 yılında İran'ın Batı Azerbaycan bölgesinde bulunan Hoy kasabasında doğdu.1262 yılında Kırşehir'de vefat etmiştir.
Anadolu'da özellikle esnafa İslamiyet'i anlatarak dünya ve ahiret işlerini düzenli hale getirmeleri için çalışmalar yapan Ahi Evran, Kayseri'de deri işleme atölyesi (debbağ) kurdu. Sanat sahibi kişiler tarafından çok sevilen Ahi Evran, o dönem Moğol istilasına karşı Kayseri'yi savunan Ahileri teşkilatlandırdı.
Bir dönem Konya ve Denizli'de yaşayan Ahi Evran, 1206 yılında o zamanki ismi "Gülşehri" olan Kırşehir'e göç ederek iş ve aş verdiği Türkmenlerin tekke ve zaviyelerde iyi bir Müslüman ve vasıflı bir meslek sahibi üretici olmaları için çalışmalar yaptı.
Ahi Evran, 32 çeşit esnafı teşkilatlandırarak zamanla Selçuklu ve Osmanlı coğrafyasında sanatını icra eden bütün esnaflara yayılacak Ahilik sisteminin temellerini attı.
