Kloratlar, klorik asit tuzları olarak bilinen kimyasal bileşiklerdir ve genellikle potasyum klorat, sodyum klorat ve amonyum klorat gibi formüllerle karşımıza çıkar. Kimyasal olarak zararlı olan klorat, özellikle organik bileşenleri kolayca oksitleme yeteneğine sahiptir. Geçmişte, kibrit yapımında, havai fişeklerde ve patlayıcılarda yaygın olarak kullanılırken, günümüzde yerini daha güvenli perkloratlara bırakmıştır. Ancak, kloratın potansiyel tehlikeleri hala göz ardı edilmemelidir.

1 Mayıs’ta Malatya’daki Özel Hastaneler Açık mı?
1 Mayıs’ta Malatya’daki Özel Hastaneler Açık mı?
İçeriği Görüntüle

Kloratın Zararları

Methemoglobinemi: Klorat, kanda oksijen taşıyan hemoglobini etkileyerek oksijen eksikliğine yol açabilir.

Böbrek ve Karaciğer Hasarı: Yüksek dozlarda alındığında ciddi organ hasarlarına neden olabilir.

Solunum Sorunları: Klorat tozlarının solunması, solunum yollarında tahrişe, öksürüğe, nefes darlığına ve akciğer hasarına yol açabilir.

Zehirlenme: Buharları veya dumanları solunması, zehirlenmelere neden olabilir.

Sindirim Sorunları: Kloratın yutulması mide bulantısı, kusma, ishal ve karın ağrısına yol açabilir.

Cilt ve Göz Hasarı: Deri ile teması tahrişe ve yanıklara, gözle teması ise kalıcı hasara ve körlüğe yol açabilir.

Çevresel Etkiler

Kloratlar su kaynaklarına karıştığında, su canlıları için öldürücü olabilir ve balıkların oksijen almasını engelleyerek toplu ölümlere neden olabilir.

Toprakta uzun süre kalabilen klorat, tarımsal üretimi olumsuz etkileyebilir ve çevreye zarar verebilir.

Kaynak: Haber Merkezi