Türkiye Büyük Milet Meclisi (TBMM) genel kurulunda bütçe görüşmelerinde söz alarak 2025 Bütçesi üzerine konuşan Ağbaba,
“Bütçe konuşmalarında iki Türkiye’yi karşılaştırarak yapmak istiyorum; birinci Türkiye’de fakirlik, işsizlik, açlık, yoksulluk ama ahlak, edep, çalışma ve vergi var. Bu Türkiye’de herkes yoksullukla buluşmuş. Asgari ücretin aldığı maaş kiraya yetmiyor. Emekli 12 bin 500 TL ile sadece yaşamaya çalışıyor. Mühendisi, öğretmeni, polisi, doktoru bu Türkiye'de geçinemiyor. Beyaz yakalı ile mavi yakalı buluşmuş durumda. Artık doktorun, mühendisinin, öğretmenin, polisin bir ev sahibi olması mümkün değil. Türkiye'de artık orta sınıf yok. En alttakiler ve en üsttekiler var. AK Parti iktidarını tebrik etmek lazım yeni yeni deyimler kazandırıyorsunuz. Bunlardan birisi ev genci, diğeri eğitimli yoksul. Bir diğeri çalışan ama yoksul. Bunlar sizin Türkiye'ye kazandırdığınız yeni deyimler. Ama diğer Türkiye'de zenginlik var, rüşvet var, hırsızlıktan dolayı israf var, şatafat var, haksız kazanç var, kaynağı belli olmayan para var ama hiç vergi yok"
dedi.
Milletvekili Ağbaba, konuşmasının devamında Ankara Büyükşehir Belediyesi’nin eski başkanı Melih Gökçek’in oğlu AK Parti Ankara Milletvekili Osman Gökçek’i eleştirerek, şunları söyledi:
"Emeklisi, asgari çeşitli esnafı, tüccarı, sanayisi vergi ödüyor. Birileri alın tere dökmeden, çalışmadan, ömründe bir gün tüccarlık yapmamış adamlar zenginleşiyor. Lüks ve şatafat içinde yaşıyor. Ama bunun hesabını hiç kimse sormuyor. Bakın iki tane resim var değerli arkadaşlar. İki resim var elimde. Birisi, şehit Osman'ın evinin resmi. Bu resim yüzsüz Osman'ın yeni yaptığı evin resmi. Şehit Osman, bu tür yüzsüz, utanmaz Osmanlar daha rahat yaşasın diye şehit oluyor. Bu fotoğraftaki fakirler, fukaralar yıllardır bedel ödüyorlar. Bunlar daha iyi koşullarda yaşasın diye. Bu resim beş kişinin barakada öldüğü fotoğraf. Bu fotoğraf herkes iyi baksın. Bu Türkiye'nin fotoğrafı. Bir tarafta krallar gibi hırsızlık yaparak, yolsuzluk yaparak, rüşvet alarak yaşayanlar. Bir tarafta açlıktan yanan insanlar. Değerli arkadaşlar, bakın bu ev burada görüyorsunuz görsellerde. Bu ev tam 14 bin 347 metre karedir. Bakın 20 yaşında bir üniversite öğrencisi, bu evi terlemeden taksi şoförü yaparken öldürüldü. 79 yaşında bir emekli, geçinemediği için çalışırken iştahtan düşerek öldü. Birileri rahat yaşasın diye. Niye? O taksi şoförü de 79 yaşında ölürken birileri daha rahat yaşasın diye öldü. Ankara Büyükşehir Belediyesi’ni 25 yıl yöneten bir trol, Ankara bebesi var birde oğlu var Osman; Ankara’yı parsel parsel sattığı gibi belediyenin kaynaklarında beş-on aile arasında pay etmiş. Tabii ki en büyük payı, şaşırmayacaksınız, kendine almış.”
Muhabir: Ferdi Durdu
