Zihinsel yetenekleri geliştirmesi, konsantrasyonu artırması ve stresi azaltıcı etkisiyle, bireylerin küçük yaşlardan itibaren spor yapmaya yönlendirilmesi gerekmektedir. Spora katılan bireyler, sporda edindikleri beceriler sayesinde baskı altında performanslarını artırma, başarısızlıkla başa çıkma stratejileri geliştirme, güçlü bir beden yapısı oluşturma, disiplinli çalışma, işbirliği yapma ve kendi kendilerini motive etme gibi yetenekleri öğrenirler. Bu da akademik başarılarına olumlu yönde katkı sağlayacaktır. Ancak, sporcuların hem spor hem de eğitim hayatlarını bir arada yürütme konusunda çeşitli zorluklarla karşılaştıklarını söyleyebiliriz.
Spor ve eğitimi bir arada sürdürmek zordur çünkü her ikisi de zaman ve enerji gerektiren aktivitelerdir.Sporcu öğrencilerin eğitim-öğretim sürecinde göz önünde bulundurmaları gereken önemli unsurlardan birinin zaman yönetiminin oluşturduğu, okul çalışmalarıyla birlikte antrenmanlara zaman ayırmak zorunda olan öğrenciler için etkili bir zaman yönetiminin geliştirilmediği, okullar, spor kulüpleri, antrenörler ve ailelerin, sporcuların akademik başarılarını ve spor alanındaki gelişimlerinin bir arada yürütülmesinde başarılı olamadıkları, sporcu öğrencilerin antrenman ve müsabakalara katılımlarından kaynaklı okulda devamsızlık gibi sorunlarının olduğu belirlenmiştir.
Bazı ülkelerdeki spor ve eğitim ilişkisi incelendiğinde, Amerika Birleşik Devletleri'nde ilkokuldan üniversiteye kadar devlet politikası olarak belirlenmiş ve tüm eğitim sürecini içeren bir spor yapılanması bulunmaktadır. Avrupa Birliği ise bu konuyu eşgüdümlü ve çok katılımlı bir yapı olarak ele almaktadır. Sporun mesleki eğitim-öğretim ve istihdama yönelik özgün katkısı ve çift kariyer kavramı, Avrupa Birliği stratejisinin bir parçası olarak vurgulanmaktadır. Avrupa'da eğitim ekosistemi kurulması amacıyla, Eğitim ve Öğretimde Avrupa İşbirliği (2021-2030) çerçevesinde açık koordinasyon yöntemi kullanılmaktadır. Bu yöntemle, eğitim, spor ve kültür alanlarında ortak hedefler ve göstergeler belirlenmekte ve ulusal politikaların bu doğrultuda şekillendirilmesi teşvik edilmektedir.
Ülkemizde spor ile eğitimi bir arada yürütmenin oldukça zorlu bir süreç olduğu, sporcu gençlerin eğitim hayatlarında sıklıkla kulüpleri veya eğitim kurumlarından yeterli destek alamadıkları için ya sporcu olmaya itilmeleri ya da eğitim yolunda devam etmek zorunda bırakılmaları acı bir gerçek olarak karşımıza çıkmaktadır.
Sporcuların, eğitimlerine devam edebilmeleri için spor odaklı okullarda eğitimlerini sürdürmeyi tercih edebilirler. Bu tür okullar, öğrencilerin eğitim ve spor faaliyetlerini daha uyumlu bir şekilde yönetmelerine yardımcı olabilir. Politikacılar, Gençlik ve Spor Bakanlığı, Milli Eğitim Bakanlığı, Yüksek Öğretim Kurumu ve Spor Federasyonlarının bir araya gelerek öğrenci sporcular için hem spor hem de eğitim kariyerlerini bir arada devam ettirebilmelerine yardımcı olacak destekleyici sistemlerin oluşturulması konusunda çalışmalar yapılmalıdırlar.
