2007 yılında Kültür ve Turizm Bakanlığı'nın desteğiyle başlayan Muzalar Evi kazı çalışmaları, 2012 yılından itibaren Türkiye İş Bankası'nın katkılarıyla hız kazanarak önemli bir aşamaya geldi. 2014 yılında Gaziantep Büyükşehir Belediyesi'nin de projeye dahil olmasıyla çalışmalar daha da ivme kazandı. 2019 yılında kazılar tamamlanarak toplamda 938 eser, Gaziantep Arkeoloji Müzesi'ne kazandırıldı.
Türkiye İş Bankası'nın Katkıları
Türkiye İş Bankası Genel Müdür Yardımcısı Suat Sözen, Zeugma ve Muzalar Evi’nin kültürel önemine dikkat çekerek,
"2012 yılında Prof. Dr. Kutalmış Görkay ile birlikte Zeugma’daki Muzalar Evi kazılarına destek vermeye başladık. Bu eşsiz kültürel mirasın gün yüzüne çıkartılması ve turizme kazandırılması için büyük çaba sarf ettik. 2019 yılında kazılar tamamlandı ve sonrasında koruma programı başlatıldı. Şu an Gaziantep Valiliği ile birlikte korugan yapının inşası devam ediyor. 2025 yılında tamamlanacak çalışmalarla Muzalar Evi ziyarete açılacak"
şeklinde açıklamada bulundu.
Geçmişten Günümüze Muzalar Evi
Muzalar Evi kazılarını yürüten Ankara Üniversitesi öğretim üyesi Prof. Dr. Kutalmış Görkay,
"Kazılar 2007 yılında başladı. Muzalar Roma Evi'ndeki nihai restorasyon ve konservasyon çalışmaları, Kültür ve Turizm Bakanlığı’nın Geleceğe Miras Projesi kapsamında sürdürülmektedir. 2012’den itibaren İş Bankası, 2014’te ise Gaziantep Büyükşehir Belediyesi projeye destek verdi. Şu anda korugan çatı inşaatı sürüyor. Çalışmaların tamamlanmasının ardından Muzalar Evi’nin en kısa sürede ziyarete açılmasını bekliyoruz"
dedi.
Zeugma, Dünya Kültür Mirası İçin Önem Taşıyor
Zeugma, Helenistik dönemde Seleukeia ve Apamea adıyla biliniyor ve MÖ 31 yılında Roma İmparatorluğu'na bağlanarak "Zeugma" adını almıştır. Roma döneminde altın çağını yaşayan bu antik kent, mozaikleriyle "mozaik şehri" unvanını kazanmış durumda. Muzalar Evi, Zeugma'nın kültürel ve sanatsal zenginliğinin en iyi örneklerinden biri olarak ön plana çıkmaktadır.
2025 yılında ziyaretçilere açılması planlanan Muzalar Evi'nin, Gaziantep ve Türkiye turizmine büyük katkı sağlaması bekleniyor. Bu proje, sadece bölgesel değil, küresel kültürel mirasın korunması ve gelecek nesillere aktarılması adına büyük bir adım olarak görülüyor.
