Son günlerde sıklıkla kullanılan, ben rozetimi çıkardım artık herkesin başkanıyım, milletvekiliyim gibi söylemler bana hiç inandırıcı gelmiyor, zaten gelmemeli de. Partilerin amaçları da insanlara hizmet değil midir? Partilerin yönetsel anlamda bakış acıları vardır. İnandıkları ideolojileri uygulama iddiasıyla ülke yönetimlerine talip olurlar. (Her ne kadar son zamanlarda bu içerik yandaşlıkla tanımlanır durumlarına gelse de )

Sol partiler ideolojik olarak zaten eşitlik, tarafsızlık, özgürlükler içerdiği için rozet sadece simgeyi göstermektedir. Yani hayata soldan bakan birinin insana verdiği değer;  sınıfı, etnik kökeni, rengi, dili, dini, ırkı ayrıştırmayan ve önemsemeyen bir ideolojidir. Bunlar toplumsal ve kültürel zenginliklerdir. Bütün canlılar değerlidir. Yaşamı birlikte paylaşarak devam ettirmek durumundadırlar. Canlıların yaşam sürelerince bir birlerine ihtiyaçları vardır. Birlikte paylaşarak bu süreci güzelleştirmek zorundadırlar.

Bunun için rozetlilik veya rozetsizlik sadece bir politik söylemden ibarettir. Sol partilerde siyasi mücadele eden insanların  ‘’ rozeti bıraktım ‘’ söylemleri seçimler öncesi anlaşılabilir olsa da, seçim sonrası yanlış anlamalara yol açabilir. Geçenlerde arkadaşlarla bir sohbet ortamındayken biri dedi ki, sol bir partilerdeki insanlar neden rozetini bıraktığını sürekli hatırlatırlar?  Düşününce bende endazenin şaştığına hak verdim. Solcu insan için rozet insanın yakasındadır, simgeyi ifade eder.  İnsanın yüreğinde insan sevdası olmalıdır.

Rozet insanlara eşit davranmaya engel midir?  Böyle bir imaj gelecek seçimlerde insanlarda ne gibi bir etki yaratır? Bizler,  partililiği nasıl açıklayacağız o zaman? Bizim partimizin eşitlikten, haktan ve halktan yana olduğunu, hakkın ve hukukun üstünlüğünü savunduğumuzu nasıl açıklayacağız? Tabii ki bu ve buna benzer soruları çoğaltabiliriz. O zaman bizlere düşen partililiğimizle gurur duymamız ve partimiz ve parti ilkelerimizi övünerek anlatmamızdır. Yaptığımız uygulama ve davranışlarımızla da iyi bir insan olduğumuzu göstermemizdir.  Verilen görevleri de layıkıyla yaparak örnek teşkil etmemizdir. Yani sözümüzle özümüzün bir olması gerekir. Zaten böyle olunca partiler büyür, böyle olunca ideolojiler anlam kazanır.

Siyasetçiler söylemlerinde hassas davranmalıdır. Çünkü siyaseten o an için de olsa, söylenen sözler daha sonra karşılarına çıkar. Art niyetli insanlar bu söylenenleri, söylenen sözün o anki anlamından uzak, farklı ve olumsuz şekilde kullanabilirler.

Bana göre rozet çıkarmada hassas söylemlerdendir. Rozet eşitlikle ilgili bir ayraç değildir. Söyleyen siyasetçilerimizin iyi niyetlerinden zerre kadar şüphe etmemekle birlikte daha geniş bir bakış açısıyla düşünülmesinden yanayım. Rozetimizle ve savunduğumuz, inandığımız değerlerle zaten bunları anlatmaya çalışmıyor muyuz?

Trajikomik bir anlatımla, eşitlik adına bütün insanlar rozetsizliği savunurlarsa, rozet imalatçıları ne yaparlar?

Anısına saygıyla dinlediğim, Ruhi Su ‘’ Yaratan Bizleri İnsan Yarattı’’  şarkısıyla… Saygılarımla…