Son yıllarda Akçadağ' da birşeyler oluyor.

Bazı kesimler Akçadağ ın birliğine, beraberliğine, toplumsal ayrışmaları (Alevi-Sünni, Türk- Kürt) ortadan kaldırmaya kafa yorar oldular. İlk bakışta göze, kulağa hoş gelen yaklaşımlar olarak dikkat çekiyor. İlginç olan ise bu işe ön ayak olmaya çalışanların tamamına yakınının bir siyasi kimlik taşıyor olmasıdır. Yani siyasi kimlik taşımayan kimsenin bu organizasyonda ye almıyor olması ayrıca dikkatlerden kaçmıyor. Akçadağ da örgütlü ne kadar sağ partiler varsa CHP'yi de içine katarak yol almaya çalışıyorlar. Burada, bu çabaların esastan amacı toplumsal birlikteliği oluşturmak mı, yoksa siyasi bir birlikteliği oluşturmak mı diye akıllarda soru işareti bırakıyor.

İlk kurulan dernek olan, Akçadağlılar dayanışma derneği yönetimine Alevi-Sünni, Türk-Kürt her kesimde insanları alarak bir vitrin oluşturdu. Malatya merkezinde düşman çatlatan türden bir de dernek binası oluşturdular, dillere destan. İçinin dizaynı, özenle seçilmiş pahalı mobilyalar, koltuklar, perdeler, yerlerde halılar. Akçadağ da gelen gariban bir köylünün girmeye cesaret edemeyeceği, (belki de ortalığı kirletir diye içeri bile alınmayacağı) cinsten.

Protokoller, ziyaretler, iadeyi ziyaretler çiçekler, çikolatalar, bir yöre derneğinden çok bir holdingin merkezi gibi.

Bir süre sonra birliktelik çatırdamaya başladı ve etkisiz kalan ya da yöntemi beğenmeyerek eleştiren (eleştirdiklerine dair bir açıklama olmadı) tamamı CHP' li Türk, Kürt, Alevi, Sünni kimlikli yöneticiler yönetimden ve üyelikten istifa ettiklerini açıkladılar.

Şimdi yeniden ilk derneğin dışında yine aynı siyasi kimlikler yine ve daha iddialı birlik mesajlarıyla yeni bir dernek kurdular. "Toplumsal mütabakat".

Şimdi bütün bu çabalara bakınca kafalar karışıyor. Bu arkadaşların başkaca bir niyetleri yoksa, bunlar Akçadağ'ı yeni keşfediyorlar demektir. Akçadağ' ın tarihinde beri Arga'lı Kürne'li ayrımı yaşanmıştır. Kürne Kürecik çatışmaları yaşanmıştır. Merkez, aşiret köyleri ayrımı yapılmıştır. Alevi Sünni ayrımı hep yapılmıştır. Dağ-Ova ayrıştırması hep olmuştur.

Yaşanan bütün bu olumsuzluklar, teknolojinin, iletişimin, ulaşımın gelişmesiyle tamamen bitmemiş olsa bile büyük oranda ortadan kalkmıştır. Bu olurkende özel olarak kimse öncülük etmemiştir. Bir dernek bunu başarmamıştır. Bunu tamamen Akçadağ nüfüsüna kayıtlı halkın kendisi başarmıştır. Toplumsal barışı Alevisiyle Sünnisiyle, Türküyle Kürdüyle, Arga'lısıyla Kürne'lisiyle halkın kendisi başarmıştır.

Akçadağ genelinde bir Alevi ile Sünni genç birbiriyle evlenebiliyor. Arga'lıyla Kürneli birlikte ortak ticaret yapabiliyor. Küreciklisi, Örenlisi, Kellerlisi Akçadağ'ın merkezinde iş yeri açabiliyor. Hangi Alevi, ramazanda ayında Akçadağ'ın merkezinde aç kaldım diyebiliyor?

Şimdi halkın kendiliğinde ortadan kaldırdığı ayrımlar yumağını halen varmış gibi gösterip bunu ancak biz ortadan kaldırırız diyerek bu tür dernekler kurmanın mantığını hangi argümanlar ile açıklayabilirsiniz? Sizin yapmaya çalıştığınız birleştirmeden çok ayrıştırmaya hizmet etmektir. Halkın kendi sağduyusuyla ortadan kaldırdığı sorunları tekrardan var etmeye çalışarak çok tehlikeli bir yol izliyorsunuz bilesiniz. Bırakın akıl hocalığına, akil insanlığına oynamayı. Bu kadim Akçadağ halkı birlikte yaşamayı başarmışlardır ve devam ettirecek kudrete de sahiptirler.

Tabii sizin hesabınız başka değilse!!!