Aşığın en sevdiğim eserlerinden biri de İrfan Okulu’nda Giydim Giyeli başlığıyla yayımlanan (s. 264-65) türküdür. Yine, Güler Duman’dan Özlem Özdil’e kadar birçok Türk halk müziği sanatçısının okuduğu bu ezgili şiirinin sözlerine bakalım:
GİYDİM GİYELİ
Kimse bana yaran olmaz yar olmaz
Mertlik hırkasını giydim giyeli
Dünya bomboş olsa bana yer kalmaz
İnsana muhabbet duydum duyalı
Ardımdan vuranlar yüzüme güler
Ne bir hatır sorar gözyaşım siler
Dostlar kılıcını boynumda biler
Başımı meydana koydum koyalı *
İmanım hükümdar benliğim esir
Ehli Beyt’i sevdim dediler kusur
Kimi korkak dedi kimi de cesur
Kurt ile kuzuyu yaydım yayalı
Bu kızılbaş oldu yunmaz dediler
Kapıya bacaya konmaz dediler
Kestiği haramdır yenmez dediler
İmam Hüseyin’e uydum uyalı
Kimi bende kağıt hüccet arıyor
Hal bilmeyen dip dedemi soruyor
Dostlar ölümüme karar veriyor
Sefil Selimi’yim dedim diyeli.
*Şair bu dörtlükte sonradan düzeltme yapmış. İkinci dizeyi; Kestiği az gibi parçalar böler biçimine dönüştürmüş; üçüncü dizedeki dostlar kılıcını ifadesini de herkes kılıcını biçimine dönüştürmüştür. Üçüncü dörtlükteki kuzuyu sözü koyunu; Dördüncü dörtlükteki dediler sözünü de diyorlar biçiminde düzeltmiştir.
Sefil Selimi, Hiç Kimse Benzemez Sana (Leyla Nedir ki Yanında) adlı türküsünü, eşini kaybettikten sonra yazmıştı. İhsan Öztürk’ün bestelediği bu eseri aşık, bizlerle birlikteyken kendine ait ezgisiyle okurdu. Uğur Kaya’nın kitabında (s. 126-27) notalı olarak yayımlanmıştır. Eserin son bölümü şöyledir:
Rüzgar yalamasın seni
Ecel alamasın seni
Zaman silemesin seni
Leyla nedir ki yanında!
Kerem, Yunus, Mansur gelmiş
Hepsi pek fazla ün almış
Sefil Selimi dost bulmuş
Leyla nedir ki yanında!
Diğer aşıklarda yaptığımız gibi, Sefil Selimi’nin İrfan Okulu’ndan bir fal açalım dedik. Belki inanmayacaksınız ama, içinde 1000’e yakın şiir bulunan kitaptan şansıma Öğretmen (s. 396) şiiri düştü;
ÖĞRETMEN
Yedi yaşımdayken mektebe gittim
O gündür bu gündür sözüm öğretmen
Onlar ne söyledi bense ne ettim
Sonradan anladım lüzum öğretmen.
Şimdi yamacımda bin çeşit zorluk
Hemi acemilik hemi de torluk
Fırsatı kaybetme öğrenim varlık
Dertlere sen getir çözüm öğretmen
Geçen o zamanı döndürebilsem
Ya da bu acımı dindirebilsem
Neylesem kendimi kandırabilsem
Beni de okutsa gözüm öğretmen.
Ayak bağım cehaletin elinden
Anlamadım eğitmenin halinden
Konuşmak ne güzel kitap dilinden
Giderek azıyor sızım öğretmen.
Mektup yazdırmaya bilen sesledim
Kumaya karşı arzu besledim
Bilemedim dudağımı ısladım
Bir türlü tutmuyor yüzüm öğretmen.
Sus Sefil Selimi gerisi kalsın
Okumayan duysun az ibret alsın
Okumuş eliyle biçilmiş olsun
N’olur benim kefen bezim öğretmen.
Sefil Selimi’nin 1989 yılında yayımladığı eserinin adı, Kul Yanmasın’dı. Bu şiiri yazarken Hz. Ebubekir’in Allah’ım bedenimi öyle büyüt ki, Cehenneme benden başka insan sığmasın sözünden ilham alarak yazdığını söylerdi. Sonraki basımlarda değiştirilen şiirin ilk ve ikinci versiyonları şöyledir:
Dost zülfün boynumda urgan ederler
El vurur sinemi al kan ederler
Belki bir yoksula yorgan ederler
Çul yanmasın Sefil Selimî yansın
Veya;
Halıya kilime nakış vurulur
Dokuyanlar emek verir yorulur
Gün gelir ki yar altına serilir
Çul yanmasın Sefil Selimi yansın
(İrfan Okulu, s. 402-403)
Hayatını evinde çıkan bir yangında kaybeden şair, çul yanmasın, belki bir yoksula yorgan ederler veya çul yanmasın gün gelir ki, yar altına serilir dese de felek bildiğini yapmış ve aziz şair, evinde kazayla çıkan bir yangında hayatını kaybetmiştir.
Vefatının 17. Yılında Aşık Sefil Selimi’yi rahmet ve minnetle anıyoruz. Sözleri kulağımıza küpe olsun, yolumuzu aydınlatsın. Nur içinde uyusun.