Başka bir tanımla kapitalizm ile islam.

Amerika;
Irak'a özgürlük ve demokrasi getireceğim diye Saddam Hüseyini devirip ülkeyi siyasi olarak dizayn etmeye başlayınca özellikle islami hassasiyeti olan çevreler,başka bir deyişle siyasal islamcı çevreler çok büyük tepkiler göstererek her tarafta protesto eylemlerine başlamışlardı.
Sanki daha önceleri Amerika orada yokmuş gibi en radikal bir şekilde tepki gösteriyorlardı.
Nasıl olur?
Nasıl yapar?
Kahrolsun Amerika,defol Amerika gibi sloganlar atarak tepkilerini belirtiyorlardı.
Halbuki çok değil, daha sovyetler zamanında,yani on,on beş yıl öncesinde sözümona komünizme karşı Amerikanın en büyük müttefikleriydiler.Biri yanlışlıkla bile olsa kahrolsun Amerika deyince onu hemen koministlikle suçlayıp susturmaya çalışıyorlardı.
Amerika ortadoğuda yeni değil.
Amerika,yada batı denen emperyalist ülkeler sadece siyasi olarak bölgede yoklar.
Öncelikle ve en önemlisi bir bütün olarak tüm sistemleri ile oradalar.Ve bu sistemlerini (kapitalist)bu ülkelerde benimsemiş ve uyguluyorlar.
Kaldıki benimseyip uyguladıkları sistem,yani kapitalizm onlara özgü bir sistemde değil.
Bu bütün toplumların gelişme süreçlerinde karşılaşıp yaşıyacakları zorunlu bir ekonomik ve toplumsal gelişme sürecidir.
Gelişmiş kapitalist,emperyalist ülke dediğimiz ülkeler bu süreci diğer ülkelere göre daha erken yakalayıp,benimseyip uyguladılar o kadar.
Nedir sistemleri.
Temel olarak özel mülkiyet ilişkileri ve onun bir yansıması olan üretim ve paylaşımı olan Kapitalist ekonomik sistem.
Bu sistem,bu özellikleri ile islam inanç ve kültürü ile birbiri ile taban tabana zıt olan bir sistemdir.
İslam inanç ve kültürü(Din)geçmiş feodal toplum ve sistemine ait iken günümüz ekonomik,sosyal ve kültürel ilişkiler kapitalizmden kaynaklanan ilişkilerdir.
Son,yirmi ve yirmibirinci yüzyılda teredütsüz bütün islam coğrafyası ve buna paralel gelişmemiş diğer üçüncü dünya ülkelerindeki temel sorun gelişen kapitalizm ve onun yaşam biçimine inat hala eski feodal toplum ilişkilerinden kaynaklı kültürel değerleri korumaya çalışmalarıdır.
Bu ekonomik yaşam alanındaki temel çelişki ve çatışmalar siyasi alanda kimi yerde dini olarak müslüman hırıstiyan,kimi siyasi olarak İslam ve emperyalizm(ABD,AB) olarak siyasallaşıp karşınıza çıkar.
Şimdi; emperyalist olarak kabul ettiğimiz bu gelişmiş ülkeler diyorlarki;
Evet kardeşim; biz ekonomik olarak kapitalist ekonomik sistemi benimsemiş ve uyguluyoruz.
Bunun,kültürü,felsefesi,hukuku,adaleti,eğitimi,siyaseti neyse onuda en iyi şekilde yaşatmaya çalışıyoruz.
Gelişmişliğimizi, bunu bir bütün olarak gerçek bir şekilde uyguladığımıza borçluyuz.
İslam ülke ve toplumları bu konuda tam tersi bir yol ve tutum sergiliyorlar.
Bu ülke ve toplumlar tam tersine ekonomik olarak biz,kapitalist sistemi benimseyip uygulayalım ama siyasi,sosyal,kültürel ve eğitimsel olarak geçmiş feodal toplumun sistemini uygulayalım.
Yani ekonomide kapitalizm olsun.
Idarede.Yani yönetimde
Feodalizm.
Ve ekonomideki kapitalizmin bütün nimetlerinden yöneticilerimiz sonuna kadar faydalansın.
Ama yönetilenlerimiz yani toplum feodal değer(din) yargıları çemberinde dışarı çıkmasın.
Hayatın akışına aykırı bir yönetim modeli.
Tutar mı?Tutmaz.
Uygulanabilirmi?
Uygulanmaz.Uygulanamadığı islam ülkelerindeki kaos ve çatışmalardan anlaşılıyor.
Bu gün çok bilinçli olarak, şii,sünnî gibi mezhep çatışmaları gibi gösterilmeye çalışılan islam ülkelerindeki bu çatışmalar temel olarak kapitalist üretim biçimi ve onun yansıması olan değerler ile,bunun karşısında gün geçtikçe zayıflayıp toplum hayatında çıkan feodal(din)değerler arasındaki bir çatışmaďan başka bir şey değildir.
Yani kısaca bu coğrafyada büyük oranda teknolojinin de etkisi ile gelişen ve sınır tanımayan kapitalizm ile feodal yaşam biçiminin bir ürünü olan daha ziyade dinsel inançların etkisinde direnerek varlığını korumaya çalışan değerler çatışması.
Sıkıntılı olan kapitalist cephe değil.
Sıkıntılı olan islamı siyasalaştırarak direnmeye çalışan taraftır.
Çünkü kapitalizm karşısında geliştirip uygulayabilecekleri bir ekonomik modelleri yok.
Sadece kapitalizm olsun ama onu yöneten biz olalım inadındalar ki,pratikte bunun uygulanabilirliği mümkün değil.
Sonuçta hangisi galip gelecek.Tabiki gelişmekte olan kapitalizm.
Nereden mi anlıyoruz!
Çatışmalardan korkup kaçan insanların canları pahasına korunmak için sığındıkları ülke ve toplumlardan...