O tarihi zikretmek bile o gecenin soğuğunu, acısını; yüreklerimize , iliklerimize kadar tekrar tekrar hissettiriyor. 6 Şubat 2023…
Deprem sonrası liyakatsız süreç yönetiminin mağduru olan vatandaştan sonra aynı liyakatsızlığın sonucunda büyük mağduriyeti şimdilerde ise Malatya’nın ekonomik anlamda can damarı olan esnaflar, tüccarlar yaşıyor.
Taş üstünde taş kalmayan Malatya şehir merkezinde işyeri yıkılan esnaflara 21 m2 lik konteynırlar faaliyetlerini yürütebilmeleri için teslim edildi. Lakin ne bir nizam ne bir düzen var sürecin yönetiminde. Şehrin muhtelif yerlerine rastgele kurulan dükkan konteynırlar rastgele talebi olan esnaflara dağıtıldı. İnsanlar da ticaretini devam ettirebilmek için yıkılan dükkanlarını buralara mecburiyetten taşıdı. Lakin esas sıkıntı bundan sonra başladı. Şimdi dükkanını taşıdığı yeri ne müşterisine anlatabiliyor ne de bir kuruş siftah edebiliyor.
Kuyumcular için yapılan çarşı, ‘’Emlak Konut’’ tarafından yapılan Büyükşehir Belediyesi’nin yanındaki çarşı daha nizami ve düzenli gibi dursa da yukarıdaki düzensizlik buralarda da mevcut.
Bu kadar konteynırlar yapıp dağıtırken ticari hayatın doğal akışı neden düşünülmedi ya da bu tecrübeye sahip olan yerlere en azından neden danışılmadı? Ya da bu süreci yönetenlerin yanında bir tanesi de çıkıp bu şekilde yaparsak yanlış yaparız demedi!
Konteynırler yapılırken, dağıtılırken kümelenme çalışması yapılsa; şarküteri, kasap, terzi, baharat, ayakkabı, kitabevi, hırdavat, zücaciye, tesisat vb. birçok meslek grubunda bulunan aynı mesleği icra eden esnafları bir çarşı mantığında yerleri dağıtılsaydı daha iyi olmaz mıydı? Kitapçılar çarşısı, ayakkabıcılar çarşısı gibi, mısır çarşısı… Bu süreci inşa edemeyen anlayış yarın yeni Malatya’yı nasıl ve neye göre inşa edecek?
Oysa bu süreçte dükkanlar çarşı mantığına göre kurulmuş olsaydı insanlarda ihtiyaçlarını kolay bir şekilde giderir esnaflarda eski ticari günlerinde ki gibi olmasa da hiç değilse şu anki ticaretinden daha bereketli bir iş sürecini yönetmiş olmaz mıydı?
Şimdilerde esnaf konteynırının bulunduğu iş yerini anlatmaya, vatandaş ise aradığı ürünü ve yıllardır alışveriş yaptığı esnafı bulmaya çalışıp duruyor. Gelişigüzel yıkımlar için kontrolsüz bir şekilde yolların kapatılması ile şehirde bir yerden bir yere zaten gidilememesi ise bu işin tuzu biberi oluyor.
Yakın zamanda Malatya’mızın inşa sürecine başlamasının mümkün görünmediği bugünlerde esnaflar ticaretini daha uzun bir süre bu konteynırlarda devam ettirmek zorunda kalacaktır. Malatya’ya her daim sahip çıkap bu esnaflarımızın, tüccarlarımızın ticari hayatlarını daha sağlıklı bir şekilde devam ettirebilmeleri için yetkililerin ivedi olarak dağıtılan konteynırlara bir kümelenme çalışması ile müdahale etmese gerekmektedir. İş işten geçmeden…
İNSANLAR BİR BİR MALATYA’DAN GİDİYOR…
Deprem sonrasındaki ortaya çıkan, belirsizlik, düzensizlik, demografik yapının ciddi oranda bozulması, şehirdeki asayiş olaylarının artışını tetikledi. Bugüne kadar Malatya’da kalma dirayetini gösteren birçok insan bile bugünlerde Malatya’da kalma fikrini teker teker değiştiriyor. ‘’Çocuklarım ve ailem için artık doğru bir karar vermek zorundayım ‘’diyor. Ne yazık ki gün geçtikçe şehre değer katan birçok insanımızı kaybediyoruz. Neredeyse şehrin üçte biri artık bu şehirde değil ve dahası Malatya nitelikli göç vermeye maalesef ki devam ediyor.
İnsanların güven içinde geleceklerini inşa edecekleri bir ortamı sunmazsanız bazı şeyler için iş işten geçmiş olacak. Doğunun Paris’i olarak adlandırılan Malatya’ya yazık etmeyin! Ortak akıl ortak fikir ile yol yakınken gelin ezbercilikten ve ben bilirimcilikten uzak kısa, orta ve uzun vade planları ile Malatya’nın geleceğini tarihine layık bir şekilde tayin edin.
