Malatya’mızda ‘’içme suyu’’ sorununu çözme işlerimizin zorluğunun içinden gelen biri olarak yakın tanığıyım. Hele bir de iki depremin şehrimiz yerleşkesine verdiği yıkım zararlarıyla birlikte içme suyumuzda yaptığı tahribatı da içinde yaşayanlardan, bilenlerdenim. Yine Gündüzbey merkezli 16 Mayıs 1991 Perşembe günü yaşanan ‘Sel’ felaketinin günlerce şehrimizi susuz bıraktığını içinde yaşayan biri olarak yakın tanığıyım. Buraya aktaracağım içme suyumuza ait bazı dip notları dikkate alacağınız umuduyla yazıyorum.
Yazımın giriş kısmına ‘’Albert Einstein ‘in Dünden ders çıkar, bugünü yaşa, yarın için umut et! En önemlisi, soru sormaktan hiç vazgeçme’’ sözüyle girmek istiyorum. Neden mi? şehrime ait yıllarca yazdığım köşe yazılarımı ve yaptığım televizyon konuşmalarımda yukarıda Albert Einstein’dan alıntıladığım sözlerini elimden geldiğince uygulamaya ve söylemeye çalışıyorum. Çoğu yazıp çizdiklerime es geçildiğini ne yazık ki gördüm. Ama yine de yazıp söylemeye devam ediyorum, etmeye de devam edeceğimi söylemek istiyorum.
Maski Genel Müdürümüz Mehmet Mert; Çerçeveye Sığmayanlar kitabımın 2. Cildinin 326 sayfasında 14 Kasım 2016 yılında Malatya Söz Gazetesinde o günkü Maski Genel Müdürümüz Dr. Özgür Özdemir’e yazdığım o günkü yayınlanmış köşe yazımdan bir bölümünü buraya aktaracağım.
‘’MASKİ Genel Müdürlüğünün hizmetlerini yakından takip etmeye çalışıyorum. Bir gazeteci, televizyon programcısı ve yapımcısı olmamın ötesinde hasbel kader bu işlerin içinde yer almış, kalem oynatmış ve Malatya Şehir içi içme suyu şebekesinin yapım işini 1989 yılında TUBİN şirketi üstlenmişti. Şantiye şefliğine bakan arkadaşımın, şirketin İstanbul’da bir su yapım işlerini 1990’ların ortasında üstlenmesi nedeniyle, aniden şantiye işlerini yönetme görevini bana bırakarak gittiğinde, tam da Malatya Şehir Merkezindeki su alt yapım hizmetleri ile karşı karşıya kaldım. Ayrıca; Gündüzbey Kaptaj klorlama binası ve köprü işlerini de takip etmeye ve bu işlerin bitirilmesi ile teslim işini ve alt yapı projelerini yüzümüzün akıyla o günkü MASKİ Müdürü Zafer beye teslim ettik. Bugün MASKİ Genel Müdürlüğünde ve Büyükşehir Belediyesinde üst düzeyde görev üstlenmiş arkadaşlarımızdan Ramazan Toy, Ömür Karaağaç, Mehmet Mert ve O dönem MASKİ Müdürlüğü yapan Nejat Fırat, yaptığımız çalışmaların yakın tanığıdır. İçinde hizmet verdiğim için, MASKİ çalışmalarının zor; zor olduğu kadar Malatya’mızın alt yapı yatırımlarında ne kadar önemli bir yer aldığını, yapılan yatırımların görülmediği, eksikliğinde, o günkü yaşamımızı ne kadar etkilendiğini ayrıca belirtmek istiyorum.’’
Yine Çerçeveye Sığmayanlar kitabimin 341 sayfasında 23 Ocak 2017 yılında Malatya Söz Gazetesinde başlayıp ‘’Suyumuzun Yol Hikayesi...(I)’’ başlığı altında başlayıp 07 Şubat 2017 sona eren 9 gün üst üste köşe yazısı yazdım.’’
Ne yapalım yazdığımız yazılar hep gözden kaşıyor, felaket kapımızı çalıyor ve bize de bakın şu tarihlerde şehrimize ait ‘Depreme’ ait ya da ‘İçme Suyumuza’ ilişkin yazılarımızı yazıp, televizyonlarda sözümüzü söyledik demekten başka elimizden bir şey gelmiyor. Malatya’mızın kendine özgü, meslek örgütleri ve sivil toplumunun duyarsızlığı ile ite kalka hemşerilerimizle birlikte zorlukları yaşayarak yolumuzu açmaya çalışıyoruz. Yine kısa ve özet olarak depremden bu yana yaşadığımız suyumuzun bir türlü düzelememesine ilişkin bir öneri sunmaya çalışacağım.
Suyumuzun son durumuna ilişkin görüş ve önerilerim
Şehrimizde yaşadığımız büyük deprem felaketinden sonra hemşerilerimizin büyük çoğunluğu gibi sevdiğimiz Malatya’mızdan ayrılmak zorunda kaldık. Bedenimiz Malatya’da olmamasına rağmen, düşünce ve duygu dünyamızı kentimizden bir türlü koparamadık. Bazen rüyalarımda, çoğu kez de iletişim dünyasının bütün olanaklarını kullanarak an be an gözümü kulağımı kentimden ne ayırabildim ne de ayrılabildim. İzmir’de yeğenlerimle birlikte geçirdiğimiz güzel konukluğumuzdan sonra, seçim öncesi kentime dönüğümde içme Suyumuza ilişkin yine düşüncelerimi yetkililer ve ilgililerle paylaşmaya çalışacağım.
İçme Suyumuzun İyileştirmesine İlişkin Özet Birkaç Not:
1_ Kaptaj Bölgesinden Şehir Merkezine DSİ tarafından yapımı planlanan yeni ishale hattı ve depoların yapımında projenin etaplara ayrılması ve öncelikli olarak Konak bölgesinde planlanan ana dağıtım depolarının yapımının gerçekleştirilerek şehre verilecek suyun dinlendirilerek sisteme verilmesi ve bu sayede bulanıklık, kum gibi şikayetlerin en aza indirilmesi ve sağlanması.
2_ Şehre su arzını sağlayan mevcut ana dağıtım depolarının mekanik aksamlarının otomasyonla uzaktan çalıştırılabilir hale getirilmesinin sağlanması gerekmektedir. Bu şekilde mevcut depo hazneleri ayrı ayrı da hizmet verecek şekilde işlevselliği artırılabilir. Olası oluşabilecek kum ve bulanıklıklar bu şekilde suyun dinlendirilmesiyle en az seviyeye indirilebilecektir.
3_ Yeşiltepe bölgesi ve yakın çevresinde bulunan sondaj sayılarının artırılması sağlanarak şehrin alt kısımlarının su ihtiyacı daha temiz içme suyu verecek şekilde işletilebilecektir.
4_ Depolar arası bağlantı hatlarının ve özellikle de yeni içme suyu sondajlarından temin edilecek sular şehrin üst kotlarındaki mevcut ana dağıtım depolarına terfi edecek hale getirilmelidir. Böylece enterkonnekte bir su temin sistemi sağlanmış olacaktır.
5_ Şehir içme suyu şebeke modellemesine göre oluşturulan izole bölgeler aktif hale getirilmeli ve yeni bölgelerin oluşturulması için çalışmaların hızlandırılması gerekmektedir.
6_ İçme suyu Şebeke sisteminde biriken kum ve benzeri maddelerin şebekeden tahliye edilmesi işinin belli zaman ve periyotlarda hidrant noktalarından, tahliye vanalarından veya kör tapa bulunan şebeke uç noktalarından tahliyesi gerçekleştirilmelidir.
7_ Bina içlerinde bulunan hidrofor sistemlerinin bağlı olduğu su depolarının Halk sağlığı birimlerince veya protokolle Maski ekiplerince temizliklerin yaptırılması sağlanmalıdır.
8_ Kaptaj bölgesinden şehre getirilen suyun bulanıklığının önlenmesi için uygun bir noktada İçme suyu Arıtma Tesisi yapılması hususu maliyet açısından ve işletme zorluğu nedeniyle en son düşünülmesi gereken husustur.
Bu konudaki yetkililere sesleniyorum yazdıklarımı gün ve gün adıyla tarihiyle veriyorum. Ne olur yazdıklarımı okuyup, şu konularda yanlışın, şu konularda eksikliğin, şu konularda yanlışınız var deyin ki ben de Asım Demirkök olarak eksikliklerimi, yanlışlarımı görüp sizlere karşı öz eleştirimi verip, düzetmemi yapayım. Böylece kentime ait hizmet verimliliğimin kalitesini yükseltmiş olacağımı düşünüyor, bunu da söylemek istiyorum.
Yetkililere ve ilgililerine saygıyla.