06 Ekim 2020 Salı günü çıkan köşe yazılarımın devamı..

16- Valimiz Doç.Dr. Sayın Ulvi Saran göreve geldiği 01.07.2009 tarihinden 15 gün sonra hoş geldin ziyaretinde bulundum. Çevre Düzeni Planı ile ilgili yazdığım köşe yazılarımı, yine köşe yazılarımdan oluşan ve Büyük Bölümü Şehrimizle ilgili ‘Çerçeveye Sığmayanlar’ isimli kitabımı kendilerine sundum.15-20 dakikalık sohbetimiz içerisinde dikkatlerini, Malatya’mızın ‘Çevre Düzeni Planının’ bir an önce yapılmasına çekmeye çalıştım. Belediye Başkanımız Sayın Ahmet Çakır’a seçim sürecinde yaptığımız TV. Programlarında ve seçildikten sonra yaptığımız toplantılarda ve yazılarımda dikkatlerini bu konuya çekmeye çalıştım. Malatya’da ismini geleceğe taşıyan bir Belediye Başkanı olmak istiyorsa, öncelikle Malatya’ya bütüncül bakan ve kucaklayan bir anlayışın hâkim olacağı kent tasarımından geçtiğini, her defasında, böyle bir planın ne zaman hayata gerçekleştirileceğini sordum ve sorguladım. Yüzeysel olarak yapılacak plan ve projelerin her ne kadar yapıldığı anda ne kadar görkemli olursa olsun, öyle sunulsa dahi, zaman içerisinde işlevini ve fonksiyonunu yitireceğini, böylesi çalışmaların ancak günü kurtarmaya yettiğini anlatmaya çalıştım. Bu konuda başarılı çalışmalar yaptığını da yazdım ve söyledim. Bir kez daha geçmişten bir örnek vererek Belediye Başkanımız Sayın Ahmet Çakır’a seslenmek istiyorum. Geçmişte adını çok yükseklere çıkaran, her yerde adından ‘Yüksek Mimar!’ olarak telaffuz edilmesinden büyük bir haz duyan bir belediye başkanımız vardı. Her şeyi kendisinin bildiğini iddia eden ve kendisinin yaptıklarını şaheserler olarak sunan ve sunmasını gayet iyi bilen bir zat vardı. ‘15 yılda 15 şaheser! Projeler!’ sunmuştu hemşerilerine. Bu projelerin adlarını her fırsatta sıralamaktan ve sıralanmasından büyük bir keyif alırdı. Giderken Malatya’nın bütün alt yapısını bitirdiğini söylemişti. Kendisinden sonra gelen Belediye Başkanlarımız şehrimizin altını kazdıkça, hemşerilerimizin hepsinin bildiği, zaman zaman kullandığı bir deyimle;‘bunu da belime kim sardı’ dediler. Hemşerilerine seslenerek bir metre bile ‘drenaj kanalı2 yapılmamış,40-50 yıllık delik deşik boruları da yetkililer TV. Kanallarında göstererek, içme suyumuzun 60’ını daha yerin altındayken kaybediyoruz demediler mi? Çevre kirliliğinin ilimizde dibe vurduğu dönemlerde TBMM’İ ‘Çevre Komisyon’ Başkanlığı da yapan zat, epeyi bir zamandır neredeler acaba? Malatya’ya bu kadar ‘büyük!’ hizmetler sunduğunu söyleyerek zamanında gerip gerip gerinen ve hemşerilerimizin o dönemde alkışladığı bu zatı muhterem, hemşerilerinin yüzüne neden çıkmıyor, ya da çıkamıyor dersiniz? Neden o yüksek birikimlerini! Hemşerilerine sunmaktan imtina ediyor dersiniz?
17- Şimdi kamuoyu huzurunda bir kez daha soruyorum. Şehrimizi bu günlere kim getirdi? Kimler taşıdı?
18- Sümer Bez, Şeker, Tekel Fabrikasının özelleşmesinden yakınanlalar. Çevre Yolları yapılmadı, Alt geçitler uygun olmadı, Şehrimizin trafiği kilitlendi deyip de, şimdi ‘suçlu’ aramaya kimin hakkı var? Kimin? Lütfen açıklarımsınız? Dün nerelerdeydiniz? Gelin eteğimizdeki bütün taşları dökelim. Bırakın çok eskileri, son 20 yıl içerisinde kimin ne yazıp söylediği medya arşivlerinde kayıt altında duruyor. ‘Halep ordaysa arşın burada.’ Öyleyse; Gelin, hep beraber çuvaldızı birlikte kendimize batıralım. Suç ortaklığımızı kabullenelim. Gündemdeki kavramla. Gelin hep beraber geçmişten getirdiklerimizle, hep birlikte ‘yüzleşelim.’
19- Geçen haftaki yazımın son paragrafını buraya bir kez daha olduğu gibi aktarıyorum. ‘Sevgili hemşerilerim; yıllardır bütün çabam, bütün bağırmalarım, haykırışlarım; Malatya’mızın yukarıda maddeler halinde çerçevesi belirtilen ortaklaşa oluşturduğumuz bir ‘PLANLA’ yoluna yürümesi. Elimize böyle bir fırsat geçmiş. Seçilmiş Belediye Başkanımız Sayın Ahmet Çakır, İl Genel Meclis Başkanımız Sayın Naci Şavata, atanmış Kentimizin en üst düzey yöneticisi Vali Sayın Ulvi Saran ve bu işe emek harcayanlar, ilk kez birlikte iyi niyetle yola koyulmuşlar. Bu yolun taşlarını döşemek de bize kalmış. Sonradan Malatya elden gidiyor diye yalandan yollara düşmeyelim. Yol hazır; Döşeyelim.
Bu yazım bir seri köşe yazısı diliminde yazılıp, 03 Şubat 2012 Malatya Hâkimiyet Gazetesinde yayınlanmıştır. Bu yazı dilimi aynı zamanda Çerçeveye Sığmayanlar kitabımın 76-86 sayfalarında yerini almıştır. Bakın bu yazımı yazdığım yazılardan önce yetkililer ’17 Ocak 2012’ tarihinde neler açıklamışlar. ’Yetkililerden Açıklama’ başlığı ile bir köşe yazısı içinde sizlere sunacağım.
Bu açıklamada kentimizin en etkili makamlarında olanlar ‘ne açıkladılar? Sonuç ne oldu?’
İlimiz yetkililerin önemli açıklamaları ile köşe yazıma kaldığımız yerden devam edeceğim.Yarın ki köşe yazıma kaldığımız yerden devam edeceğim.