Bugünkü yazımızın konuğu Milli Boksörümüz Muhittin Ertüzün. Farklı alanlardaki yaptıklarıyla şehrimizin unutulmazlarını yazıldığı köşemizde, bugün Malatyalı şampiyon boksörümüz Muhittin Ertüzün’ü konuk ediyoruz. Malatya’yı ve Türkiye’yi gururla temsil eden boksörlerimizin önde gelenlerinden Muhittin Ertüzün’ü tanıyanlar hatırlayacak, tanımayanlar tanıyacak.
Başyazarımız Kemal Deniz ile birlikte Mücelli Caddesi'ndeki Ertüzün Spor Salonu’na gittik. Ziyaretimizde Milli Boksörümüzü salonda, öğrencileri ile çalışırken gördük.
Bizi görünce çalışmaya ara verdiler. Sporcuları salonda görünce onların da hocaları ile ilgili görüşlerini almayı planladım.
Yıllar öncesinde Muhittin Ertüzün’ün boks karşılaşmaları, maçlar öncesinde de maçlar sonrasında da Malatya’da değişmez gündem olurdu. Alkışlarla boks ringine çıkar, alkışlarla inerdi ringden.
Gençliğimde ben de takip ederdim Muhittin Ertüzün’ü ve dolayısıyla boks dünyasını. Muhittin Ertüzün’ün maçları çok heyecanlı oluyordu.
Muhittin Ertüzün denince benim aklıma gelen en önemli husus, ünlü boksörümüzün elde ettiği dünya rekorudur. Muhittin Ertüzün’ün dünya rekoru öyküsü şöyle. Bilindiği üzere boks karşılaşmalarında sıkletler (başka spor branşlarında kategori anlamında) var. Boksörler tartılırlar ve şu kilolarda maçlara çıkarlar. 48 kg, 51 kg, 54 kg, 57 kg, 60 kg, 60,5 kg, 67 kg ve 71 kg. “Bir boksörün boks hayatı boyunca tüm kilolarda (sıkletlerde) maça çıkabilmesi mümkün değildir” denirdi. Ancak bu söz artık söylenmez oldu. Çünkü Muhittin Ertüzün imkânsızı başardı. Boksta 7 sıkletin tamamında da resmi olarak, 71 kg’ da ise özel maçlarda boks ringine çıktı. Böylece dünya rekoru kıran Türk boksör oldu.
Şampiyonumuz ve de milli boksörümüz ile sohbetimize başlarken ilk önce, gençliğimde gazetelerden okumuş olduğum hususları da konuştuk.
Muhittin Ertüzün’ün anlattıklarını kendisinden dinleyelim. “ 1951 Malatya doğumluyum. Tecdeliyim. 1967 yılında il spor müdürlüğü bünyesinde boksa başladım. Gruplar Türkiye şampiyonasında 1968'de 2. oldum. 1971’ de seri şampiyonu oldum. 1975’e dek gruplarda 1. olup, aynı yıl Türkiye Şampiyonu oldum. Türkiye'nin en teknik sporcusu seçildim.
1975’de Ankara’da Boks Milli Takımı ile birlikte saunaya gitmiştik. Daha önce saunaya hiç gitmemiştim. Saunada aynı ortamda bulunduğumuz bir kişi bana, “Malatyalı mısın?” diye sordu. Malatyalı olduğumu söyledim. Bu kişinin Malatyalı olduğumu bilmesinin sebebinin boks maçımı izlemiş olmasından dolayı olacağını tahmin ettim. Bu kişi benimle sohbet etmek için ortam hazırlıyor, sorular soruyor, kendisi de bir şeyler anlatıyordu. Konuşmasından kendisinin de Malatyalı olduğunu sezinledim. Ben de kendisine, ‘Siz de mi Malatyalısınız?’ diye sordum. Karşımdaki kişi “Evet, ben de Malatyalıyım gardaş” dedi. ‘Ne iş yapıyorsun?’ dedim. ‘Devlet Planlama Dairesi Başkanıyım. Her ne zaman Ankara’ya gelirsen, bir işin olursa yanıma gel’ dedi. Ben de ‘Sağ ol abi. Gelirim. Adınız ney?’ diye sordum. Adının Turgut Özal olduğunu söyledi. Daha sonra Başbakan olarak Malatya’ya her gelişinde kendisini ziyaret ettim.
Eskiden müesseselerin boks takımları vardı. 1975’den 1977’ye kadar İstanbul Tekel Boks Takımında maçlara çıktım. Zamanın Emniyet Genel Müdürü Celal Tüfekçi beni Emniyet'in boks takımına almak istedi. Emniyet Müdürlüğünde işe alınacaktım. Ancak bir türlü kısmet olmadı. Boks hayatımda biri özel, yedisi resmi maçlarda sekiz sıklette maç yaptım. Böylece dünya rekoru kırdım.” Muhittin Ertüzün’ün söylediği bu söz, yazının başlığını oluşturdu kafamda. “Dünya Rekorlu Boksör Muhittin Ertüzün.”
Muhittin Tüzün sözlerine şöyle devam etti. “1977’de evlendikten sonra boks yapmadım. 1983’de Milli Takıma antrenörü oldum. Boks hayatımda güzel anılarım oldu. 1967’de Türkiye 2. si oldum. 60 kg’da Türkiye 2. liğim, 51 kg’da Türkiye şampiyonluğum var. Hakkımda yazmak istediğinizden dolayı size çok teşekkür ediyorum. Bu vesileyle tüm Malatyalı hemşerilerime selamlarımı sunuyorum.”
Salonda boks antrenmanı yapan öğrencilerinden hocaları Muhittin Ertüzün ile ilgili duygularını anlatmalarını istedim. Önce Yalçın Arpacı’nın anlattıklarını dinleyelim. “Battalgazi doğumluyum. Battalgazi Lisesi’ni okudum. Lise 1’de boks ile tanıştım. Bir yıl sonra da Yusuf Mor sayesinde Milli Boksör Muhittin Ertüzün ile tanıştım. Böylece boks kariyerimi istediğim yere getirdim. 64 kg’da Türkiye 3. sü oldum. 64 kg kulüplerde Türkiye 2.si oldum. Askerlikten sonra Muhittin Hocamla sekiz yıldır devam ediyorum. Battalgazi Belediyesinde çalışıyorum. Muhittin Hocamla boks çalışmama da devam ediyorum. Hem insanlığı olsun, hem de boks kariyeri olsun benim örnek aldığım antrenörüm, büyüğümdür.”
Şimdi de öğrencisi Mehmet Saltek’in hocası hakkındaki duygularını dinleyelim.
“Ben Mehmet Saltek. İnönü Üniversitesi Siyaset bilimi ve Kamu yönetimi 4. Sınıfta okuyorum. Boksa ilgi duyunca Ertüzün spor salonuna geldim. Gerek tekniği, gerek tecrübesi ile hocam beni güzel yetiştirdi. Kovid 19 nedeniyle salonlar kapanınca elemelere katılamadım. Bu süre zarfında boksu hobi amaçlı devam ettiriyorum. Hocama sağlık, sıhhat temenni ediyorum.”
Eski boksörlerin bazılarında görüldüğü üzere Parkinson rahatsızlığı olan hem Türkiye Şampiyonu hem de gönüllerin şampiyonu Muhittin Ertüzün’e sağlık ve sıhhat temenni ettik. 2 Evladı ve 5 torunu ile birlikte ailecek mutluluk dileği ile vedalaştık; Dünya Rekorlu Boksörümüz Muhittin Ertüzün ile.
