Dün yayınlanan sayıda Yemek Destanını hep beraber okuyup dinledik. Günümüzde tost ve hambuger, döner ve lahmacundan başka bir yiyecek tanımayan yeni kuşaklara bu kadar yeme içme kültürü öğretmek artık imkansız. Bunların çoğu büyük bir emek verilerek hazırlanmış olan Malatya Kitaplığından yayımlanmış Malatya Mutfak Kültürü (İstanbul 2010) adlı kocaman kitapta bile yok.
Bu kadar beslenecek ürün ve yemek olduğunu samimi olarak söylemek gerekirse bilmiyordum. Sadece bir dörtlükte 10 çeşit kayısı adı sıralamış. Bir Malatyalı olarak Sefil Kadimi ile gurur duydum.
Yapılan bir araştırmada Evliya Çelebi’ni 10 ciltlik Seyahatname’sinde dolaştığı coğrafyalarda gördüğü 367 çeşit yemek adını geçtiği belirlenmişti. Ancak Evliya’nın coğrafyası, Osmanlı devletinin en geniş sınırlarına ulaştığı dönemde yazılmıştır ve Evliya Çelebi, bu geniş coğrafyanın neredeyse tümünü dolaşarak bu kadar çeşit yemekle karşılaşmıştır. Oysa Kadimi, bu kadar çeşit yemek adını sadece bir iki il ve ilçemizle sınırladığı için Anadolu Yemek ve Mutfak kültürünün zenginliği bu destanda gözler önüne serilmiştir.
Sefil Kadimi, hece ölçüsünün ve halk şiiri geleneğinin inceliklerini kullanarak edebiyatımıza binden fazla şiir kazandırmış bir aşıktır. O, kendisini adeta bu yola adamıştır ve gece gündüz demeden geleneğe hizmetini sürdüren bir yoloğlu olmuştur.
Kadimi, son 15-20 yıldır muhtelif zamanlarda davetimiz üzerine üniversitemize gelerek başta öğrencilerimize ve halkımıza aşıklık geleneğini tanıtmakta ve doğaçlama şiir söyleme yeteneğine sahip olduğundan atışma ve taşlamalarda da büyük bir başarı göstermektedir. Asık Sefil Selimi’den devraldığı zengin miras ile eserlerini ortaya koyan aşığın gelecek yıllarda da yeni eserler yazacağından, söyleyeceğinden eminiz. Gerçekten Sefil Kadimi, günümüze kadar çok başarılı eserlere imza atmıştır diyebiliriz. 115 dalda şiir üretmiş bu çalışkan ve başarılı aşığımızı kutluyor, çalışmalarında başarılar diliyoruz. Yeni şiirlerde buluşmak ve görüşmek umuduyla hoşça kalın, dostça kalın, esen kalın.
Bu yemek destanından sonra mutlaka acıkmış olmalısınız. Aşığın andığı gıdalardan yeyip içiniz, bu kadar zenginliğin içinde aç kalmayınız. Bir başka yazımızda Kadimi’nin halk şiirimize katkısını örneklerle ele almak isterim. Özellikle Düşesin adlı şiiriyle inkisar geleneğini sürdüren Kadimi’nin bütün şiirlerini okumanızı tavsiye ederim. Ben 20 yıldır okuyup dinliyorum hala usanmadım
SEFİL KADİMİ ve YEMEK DESTANI-3
Ramazan Çiftlikçi
Yorumlar
Trend Haberler

Malatyalı başkan dünya ve Avrupa'ya damga vurdu!

Malatya’da 100 bin konutun temeli atıldı

Çırmıhtı'dan çıktı: Türkiye'yi değiştirdi

Malatyalı çiftçilere müjde: Sigortası olmayan çiftçilerin hasarı karşılanacak!

Tarım Bakanı Malatya’da: Derhal ödemeler yapılacak

Malatya’da En Çok İşçi Aranan Sektörler