Yine bir sonbahar ayına yaklaşırken tabi ki bu sonbahar geçen sonbaharlarda çok farkı deprem felaketinin sonucunda yıkılmış binalar dükkanlar yani Yeşil Malatya virana dönmüş durumda bazı binaların enkazları kaldırılsa da yeni yeni ağır hasarlı binaları yıkıyorlar bir yandan da yeni temeller atılıyor yani neredeyse yeni bir şehir kurulacak. Kimi yerlerde sular patlamış kimi yerde yollar yarılmış Belediye durmadan çalışıyor fakat iş çok felaket büyük. Yıkılmış bina iş yeri çok umutla bekliyoruz şehrimizin normale dönmesini. Sular bir gün temiz akıyor bir gün çamurlu insanlar Malatya gibi suyu bol soğuk olan yerde içme suyunu hazır su alıyor. Bu günlerde havalar sıcak olduğu için su tüketimi fazla o bakımdan hazır sulara her gün zam geliyor. Yetkililer çıkıp bu sular içilebilir ya da içilmez diye insanlara bilgi verseler iyi olur diye düşünüyorum önceleri sular içilmez diye herkese bilgi verdiler bu günlerde de böyle bir bilgiye ihtiyaç var insanlar hastalık korkusuyla şebeke suyunu içmiyor bu da hazır su satanların iştahını kabartıyor. Her gün hazır suya zam geliyor. Ellerinde fırsat varken iyi değerlendiriyorlar kimsenin kimseyi düşündüğü yok herkes kendi hesabının derdinde. İnşallah bu çok önemli olan su işine kalıcı bir çözüm bulunur. Diye umutla bekliyoruz. Yarın kış gelirse bu işler daha da zorlaşır. Sıkıntılar büyür o bakımdan kış gelmeden sular temize çıksa iyi olur diye düşünüyorum. Zaten milletin evi yıkılmış dükkânı yıkılmış her derdi bir yandan birde elektrik ar ara kesiliyor sular arada bir temiz aksa da genelde çamurlu akıyor. Artçı depremler durmuyor ondan mı borular kırılıyor belki de o bakımdan kimseye diyecek söz yok fakat elimizden geldiği kadar dilimizin döndüğü kadar bu işlerle ilgilenelim. Bu şehir hepimizin insanlar mağdur olmasın su yüzünden bizim memleketimizin suyu bol çalışıp sağlama çıkaralım. Günler su gibi gelip geçiyor. Herkes umutla evlerinin yapılmasını bekliyor. Kardeşlerimizin bir kısmı konteynerlere yerleşti bir kısmı az hasarlı evini tamir edip kendi evinde oturmaya başladı. Devletimiz var olsun kısa zamanda evi yıkılanlara konteyner verdi. Hiç evi olmayanlarda kiralık evde oturuyor. Şu kiralar da uygun olursa sıkıntılar biter. Yeni evler yapılınca kiralar yeniden düşer diye umut ediyorum. Bu sıkıntılı fırtınalı günler de bir gün mazide kalır kim ne yaparsa kendi için yapar iyilik yapan karşılığını mutlaka görür. İnsanları kandıranlar da karşılığını görür bu dünyanın bir de o bir dünyası var. Yarın huzuru mahşerde eken ektiğini biçer. Adil olmak hakça işler yapmak hepimizin yararına olur. Eli kandıran en başta kendini kandırmış olur. Nizam terazisi kurulduğu zaman nasıl hesap vereceğiz diye düşünmeyip gaflet uykusuna dalanların vay haline. Onu da kendileri düşünsün. O bakımdan yarın geç olmadan iyi hesap yapalım yüksek fiyatlara aldanmayalım hakça iş yapalım. Şu fani alemde göçüp giderken yanında mal mülk götüreni görmedim herkes eli boş gidiyor. Sadece bir kefen o da nasip olursa. Malımızın kıymetini bilelim israf etmeyelim fakat dünya malı için de çok gam çekmeyelim. Bugün var yarın yok. Bu yıl kayısılar da önceki yıllara göre az oldu Allah hayırlısını versin. Kısmet neyse o olur. Bu günlerde durmadan yangın haberleri geliyor ekranlara bakınca yangın haberleri her bir yerde. Kimisi de piknik yerlerinde tamamen sönmeyen ateşler yüzünden çıkıyor. Küçük bir ihmalin nelere mal olduğunu hepimiz görüyoruz. Allah sonumuzu hayır etsin diye dua ediyorum. Bugünler mübarek Muharrem ayının içindeyiz evele Ker belada şehit edilen peygamberimiz iki cihan serveri Muhammed Mustafa’nın torunu Hazreti Hüseyin olmak üzere cümle Ker-bela şehitlerimize Vatan uğruna gözünü kırpmadan şehit olan kahramanlarımıza Allah’tan rahmet diliyorum. Hazreti Hüseyin haksızlığa karşı durduğu için zalimler tarafından şehit edilmiştir.Acısı gönüllere açılan iyileşmeyen bir yara. Haksızlığın tarihi eskimiyor kendi nefsine uyan yarın Allah’a hesap verecek. Bu dünya geçici bir han misali fakat ahiret hayatı ebedi. Nedense bazı nefsinin kölesi olan insanlar ala bildiğine nefsinin peşinde koşuyorlar. Benlik davasına kapılmış gidiyorlar. Maalesef kendilerinden gayrı kimse yok gibi görüyorlar. İnsanı en fazla küçülten kendini çok beğenmesi. Allah mahfaza insan ne kadar kendini yüksek görürse o kadar küçülür. Şunu iyi bilmek lazım dünya geniş herkes sığar. Allah yarattığı tüm canlıların hamd olsun rızkını da veriyor aç mezarı yok. Kara yerde gecenin zifiri karanlığında kara karıncayı gören Allah’a hamd olsun. Güzel düşünelim acele etmeden aklı selim düşünüp sabırla yolumuza devam edelim. Şimdi telefona mesaj geldi bizim çocukluğumuzdan bu yana bildiğimiz Malatya’mızın gönüllerde efsaneleşmiş Kalaycı Pazarı Yani Bakırcılar çarşısının temeli yarın Çevre ve şehircilik Bakanımız sayın Mehmet Öz Haseki tarafından atılacak ne güzel bir haber hamd olsun Bakırcı pazarı Malatya’mız için önemli bir çarşımız. Başlanan iş çok geçmeden biter bu duygularla yazmış olduğum şiirimi sizlerle paylaşayım. Allah’a emanet olun.
İNSANOĞLU
Şu fani dünyanın malına kanma,
Bir gün öleceksin bil insanoğlu,
Mevki, makam seni kurtarır sanma,
Nefsin benliğini sil insanoğlu.
Ne verirsen senle beraber gider,
Hayır yap sonunda eyleme keder,
Azaların sana şahitlik eder,
Huzuru, mahşerde gül insanoğlu.
Eğlenme bir lahza şer olan yerde,
Kusuru görürsen göze çek perde,
Hakka niyaz eyle deva bul derde,
Gidenlerde dersi al insanoğlu.
Fayda vermez uyup gaflete dalış,
İki cihan için dersine çalış,
Hiddete kapılma gel sabra alış,
Engin, mütevazı ol insanoğlu.
Gençlik elde iken dağlar aşarsın,
Nedir bu telaşın böyle şaşarsın,
Senedin var mıdır kaç gün yaşarsın,
Gitmeden doğruyu bul insanoğlu.
Sürülürse kara nasıl silersin,
Hangi yüzle gidip affın dilersin,
Tövbe edip ağla niçin gülersin,
Sen olma günahkâr kul insanoğlu.
Derman kesilince ayağın gitmez,
Kısmetin bitince merhem kar etmez,
Belin bükülünce dizlerin tutmaz,
Bulunmaz tutacak el insanoğlu,
Duman çöker iyi gören gözüne,
Bakan olmaz çizgi dolan yüzüne,
Kulak ver Kaya’nın naçiz sözüne,
Birdir Hakka giden yol insanoğlu.
Osman KAYA