"Kekik kokusu duydum
Kekik kokusu koynunda huysuz gecenin
Uyandım birdenbire
Haydi dedim yüreğim gidelim bu şehirden
Bu şehir koparmak istiyor beni özlemlerimden
Yorgunum;
Çünkü yorgunluğumun yaşamak gibi bir anlamı var
Yine de yaşamaktan duyduğum mutluluğun tadına
Düşmanlarım ulaşamazlar..."
O bu şehri, ülkeyi terk etti.
Daha doğrusu, terk etmek zorunda bırakıldı.
Adeta bir linç kampanyasına uğratıldı.
Bugün dünden daha çok seviliyor, anılıyor hayranları tarafından. Aslında hayranlarının da ötesine aşmış bir sevgi seline dönüşmüş; Ahmet Kaya sevgisi.
Ölüm yıldönümünde toplumun tüm kesimlerince bir sözü veya seslendirdiği bir müzik eseri sosyal medyada paylaşıldı.
Dün çatal bıçak atanlar yaptıkları hatanın ezikliğini bugün bile yaşıyorlar. Birçoğu özür diledi.
O gün yapılan linç girişimi üzerinden çok zaman geçti, halk kendisinden olanı bağrına basmasını biliyor.
Bugün Ahmet kaya toplumun tüm kesimlerince takdir edilen bir sanatçı.
Hala müzikleri en çok dinlenenler arasında.
Tüm olumsuzluklara rağmen, ülkesine sevdalı bir sanatçı.
Dayanmadı yüreği bu topraklardan ayrılığa.
Elveda dedi gitti.
“Vakit tamam seni terk ediyorum.
Bu incecik bir veda havasıdır
Parmak uçlarına değen sıcaklığı
İncinen bir hayatın yarasıdır.”